Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/374 E. 2019/5381 K. 22.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/374
KARAR NO : 2019/5381
KARAR TARİHİ : 22.04.2019

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Hüküm : 3.048,32 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyası celp edilip incelenerek, Uyap sisteminden temin edilen adli sicil kaydı içeriğine göre davacının zimmet suçundan hükümlülüğünün bulunduğu da dikkate alınarak davacı hakkında tefrik kararı verilip verilmediğinin belirlenmesi ve davacı ile ilgili olarak düzenlenen tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı birer sureti de dosya içine alınarak, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Her ne kadar mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak, mahsup edilen sürenin hükmolunacak tazminat miktarının tayininde dikkate alınması gerektiği nazara alındığında, davacının tutukluluk süresinin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediği hususu açıklığa kavuşturulmadan, yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Davacının tutuklandığı tarih dikkate alınarak dava türünün gerekçeli karar başlığında ”466 sayılı Kanun gereğince tazminat” olarak yazılması gerekirken, ”CMK 141 vd. Nedeniyle Tazminat” olarak yazılması,
Kabule göre de;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.