Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/13747 E. 2020/6377 K. 25.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/13747
KARAR NO : 2020/6377
KARAR TARİHİ : 25.11.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/1, 62, 53/1. maddeleri gereğince mahkûmiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde sanığın idaresindeki yolcu minibüsü ile meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, eğimsiz, düz, asfalt kaplama yol üzerinde bulunan yolcu durağından, önünde duraklayan aracı sollayarak harekete geçtiği sırada sola kontrolsüz manevra ile yola çıkması neticesinde arkasından gelen …’nun idaresindeki servis aracı ile sanığın aracının sol arka kısımlarına çarptığı, çarpma sonrasında …’nun savrularak üst geçit direğine çarparak durduğu, olay sebebiyle ağır yaralanan ve hastaneye kaldırılan …’nun 09/10/2012 tarihinde öldüğü, İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 09/04/2014 tarih ve 2014/1663 sayılı raporuna göre; 11/07/2012 tarihinde meydana gelen kazaya bağlı yaralanma ile ölüm arasında illiyet bağı bulunduğu rapor edildiği, 11/07/2012 tarihli Kaza Tespit Tutanağı ile 30/01/2015 tarihli bilirkişi raporuna göre sanığın tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı olayda;
1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, incelenen dosya kapsamında; bu ilkelere uyulmadan sanığa atılı suçun ne olduğu ve sübut delilleri irdelenmeksizin, delil tartışılması içermeyen kararla gerekçesiz olarak yazılı şekilde hüküm kurulması;
2)Sanık hakkında 04/02/2013 tarihinde TCK’nın 89/1, 2- b.e. ve 53/6. maddesi gereğince cezalandırılması talebiyle Büyükçekmece 4. Sulh Ceza Mahkemesi’ne hitaben iddianame düzenlendiği, yargılama sırasında …’nun öldüğünün öğrenilmesi ile birlikte alınan bilirkişi raporları gereği kaza ile ölüm olayı arasında illiyet bağının tespiti ile birlikte Büyükçekmece 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27.11.2014 tarihli kararı ile sanığın TCK’nın 85/1. maddesi gereğince cezalandırılması için asliye ceza mahkemesine görevsizlik kararı verdiği görülmekle birlikte, sanığın Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesinde 08/12/2014 tarihli oturumda savunması sırasında iddianamenin okunmasıyla yetinilerek görevsizlik kararının okunmadığı ve TCK’nın 85/1. maddesinin uygulanması ihtimaline binaen sanığa CMK’nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeksizin hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 25/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.