Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/12734 E. 2021/2236 K. 03.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/12734
KARAR NO : 2021/2236
KARAR TARİHİ : 03.03.2021

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
Hüküm : 1- Taksirle öldürme suçundan; TCK’nın 85/2, 22/3, 6253/1, 54. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- 6136 sayılı yasaya muhalefet suçundan; beraat

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine, 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan ise sanığın beraatine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık müdafinin beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık müdafinin, 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan tesis edilen beraat hükmünü temyiz etmesinde hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2-Sanık müdafinin taksirle öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay gecesi saat 00:15’te polis ihbar hattına erkek bir şahıs tarafından, adres verilerek, bir şahsın tabanca ile kendisini öldürdüğü ihbarında bulunulduğu, olay yerine giden ekiplerin, ölen …’ü ikametin giriş kısmında eks olmuş şekilde bulduğu ve 40 cm uzağında ise made in Pietro Baretta Gardone V-T made in İtaly yazılı 1 adet tabanca ve şahsın ense kısmında mermi çıkış izinin olduğunu tespit ettiği, evde başka hiç kimseye rastlamadığı, olay ile ilgili olarak kolluk güçlerinin araştırma yaptığı sırada, olaydan iki gün sonra 24.12.2013 tarihinde, …, … ve …’ın polise başvurarak avukat huzurunda verdikleri ve birbiri ile uyumlu olan ifadelerinde özetle “…olay gecesi …’ın evinde, … da olduğu halde, ölen …, …, …, …, … ve … olmak üzere, toplam 7 kişinin hep birlikte tv izlemek ve alkol almak amacıyla, bir araya geldikleri, aralarında para ile kadın ayarlama konusunda muhabbet geçtiği, …’ya sana kadın getireceğiz diye takıldıkları, …’nın hep kendinize kadın ayarlıyorsunuz, benimle de uğraşıyorsunuz diye içlendiği, tam bu sırada … isimli arkadaşlarının belinden rengini hatırlayamadıkları bir tabancayı çıkartarak ayağa kalktığı ve tam …’nın önünde aç lan ağzını diye seslendiği, …‘nın da bir şey söylemeden ağzını açtığı ve şakalaşırken …’ın tabancayı …’nın ağzına soktuğu ve tetiğe bastığı, bir el tabanca sesi duyulduğu, şok geçiren …’ın …’yı omuz başlarından tutarak uyan kendine gel … diye bağırdığı, olayın şokunu atlattıktan sonra …’ın, …ve böcek isimli ….’a hitaben polisi arayıp evde intihar eden bir kişi var diye ihbarda bulunun dediği, beni yakarsınız sizi de yakarım diye tehdit ettiği, evi terk ederek, 24.12.2013 tarihine kadar başka bir evde saklandıkları, diğer kaçan üç kişinin. …, … ve …’in yerlerini bilmedikleri ….” şeklinde olduğu, bu ifadeler üzerine, …, … ve … hakkında yakalama emri çıkartıldığı ve olaydan 24 gün sonra, 15.01.2014 tarihinde bu üç kişinin polise teslim oldukları ve müdafii huzurunda verdikleri birbiri ile uyumlu ifadelerinde, arkadaşları …’nın daha önce de intihara kalkıştığı, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde birçok kez yatarak tedavi gördüğü ve olay gecesi de, kendisine ait tabanca ile intihar ettiğini beyan ettikleri, ölen …’ün cesedi üzerinde yapılan ölü muayene ve otopsi işlemi sonucunda düzenlenen otopsi raporunda; “ensede solda ateşli silah mermi çekirdeği çıkış yarası olduğu, ateşli silah mermi çekirdeğinin giriş bölgesinin ağız boşluğu olduğu, ağız boşluğunda atış artıkları (is) bırakarak önden arkaya seyirle dil kökünü ve sol a. Karatis internayı katederek ense solda tanımlanan yerden vücudu terk ettiği; kişinin vücuduna 1 (bir) adet ateşli silah mermi çekirdeği isabet etmiş olup, müstakilen öldürücü nitelikte olduğu; atışın bitişik atış mesafesinden yapılmış olduğu; kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı alt çene kırığıyla birlikte büyük damar yaralanmasından gelişen dış kanama sonucu meydana gelmiş olduğu” tespitlerine yer verildiği, tüm dosya kapsamından anlaşılmakla;
Sanığın olay yerinden kaçması, olaydan 24 gün sonra polise gelerek, ölenin intihar ettiği yönündeki savunmasına itibar etmeyen, olaydan iki gün sonra sanık ile hiçbir husumeti bulunmayan olayın görgü tanıkları …, … ve …’ın polise başvurarak avukat huzurunda verdikleri ifadeler dikkate alındığında, mahkemenin sanığın eylemi gerçekleştirdiği yönündeki kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Ancak;
Sanık …’ın belinde çıkardığı tabancayı ölenin ağzını açtırarak şaka amaçlı olarak ölenin ağzına soktuğu, tanıkların “abi böyle şaka olmaz, bırakın tabancayı” dediği anda, ölenle aralarında öldürmeye gerektirecek hiçbir olay geçmemiş olan sanık …’ın muhtemelen silahın boş olduğunu veya emniyetinin kapalı olduğunu düşünerek tetiği basmasıyla silahın ateş alarak …’nın ölümüne neden olduğu, sanık …’ın TCK’nun 21/2. maddesinde, “suçun kanunî tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi” şeklinde tanımlanan ve silahın dolu olması veya emniyetinin açık olması halinde patlayarak kişinin öleceğini öngörmesine karşın yine de tetiğe basmak suretiyle ölüm sonucunu meydana getirmek suretiyle, bu durumda muhtemel bazı neticelerin meydana gelebileceğini öngörmesine rağmen, neticeyi önlemek adına herhangi bir çaba sarf etmediğinin ve bu suretle muhtemel neticeyi kabullenerek fiili gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; sanığın eylemini olası kast ile öldürme suçunu işlediği ve olası kast hükümleri uygulanmak suretiyle cezalandırılması yerine suç vasfında yanılgıya düşülerek, bilinçli taksir hükümleri uygulanmak suretiyle mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1-5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden taksirle yaralama suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmesi,
2-TCK’nın 54. maddesi hükmüne göre, müsaderenin ancak kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen eşya hakkında hükmedilmesinin mümkün olduğu gözetilmeden, av tüfeğinin yazılı şekilde TCK’nın 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak CMUK’un 326/son maddesi gereğince ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkı gözetilmek suretiyle BOZULMASINA, 03.03.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.