Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/12480 E. 2021/1712 K. 17.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/12480
KARAR NO : 2021/1712
KARAR TARİHİ : 17.02.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : 1-Sanık … hakkında; TCK’nın 89/1, 89/2-a.b, 62/1, 52/2-4.maddelerine göre mahkumiyet
2-Sanıklar … ve … hakkında ayrı ayrı; TCK’nın 89/1, 89/2-a.b, 62/1, 52/2-4, 53/6. maddelerine göre mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre;
Sanıklara atılı taksirle yaralama suçunun TCK’nın 89/5. maddesi uyarınca takibinin şikayete tabi olduğu, katılanın hükümden sonra temyiz aşamasında 15.12.2020 havale tarihli dilekçe ile zararının giderilmesi sebebiyle sanıklar hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği anlaşıldığından, TCK’nın 73/6. maddesi uyarınca sanıklardan vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorulmak suretiyle sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanıklara isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ”taksirle yaralama” suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK’nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ”üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası” olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK’nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ”Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ”Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ”01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ”…kovuşturma evresine geçilmiş…” ibaresinin, aynı bentte yer alan ”…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ”mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanıklar lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK’nın 7. maddesi ile CMK’nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanıklar lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ”Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükümlerin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.