Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/10500 E. 2020/3887 K. 23.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10500
KARAR NO : 2020/3887
KARAR TARİHİ : 23.06.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK’nın 179/3-2, 53/1-a-b-c-d-e. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın suçun oluşmadığına yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Kasıtlı suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütlerden olan failin kastı, suçun işleniş biçimi ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken; tehlikeli araç kullandığına yönelik ihbar üzerine durdurulan sanığın 3,04 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda; sanık hakkında, kastının yoğunluğu ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı gözetilerek, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi isabetli olmakla birlikte, hak ve nesafete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, benzer olaylar ile karşılaştırıldığında eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak, adalet ve hakkaniyete uygun düşmeyecek biçimde yetersiz gerekçe ile alt sınırdan fazla uzaklaşılarak, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini;
2-Sanık hakkındaki temel ceza belirlenirken teşdit uygulanmış olmasına rağmen hükmün gerekçe kısmındaki “cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi açısından yapılan değerlendirme” başlıklı 3 paragrafının birinde alt sınırdan uzaklaşılarak temel ceza belirlendiğinin, diğer iki paragrafında ise alt sınırdan uzaklaşılmasını gerektirir bir durumun bulunmadığından bahisle hüküm kurulduğu belirtilmek suretiyle çelişki yaratılması,
3-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK.nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.