Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/8095 E. 2019/5463 K. 24.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/8095
KARAR NO : 2019/5463
KARAR TARİHİ : 24.04.2019

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : Tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal
Hüküm : 1-Tehdit suçundan CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat,
2-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraat

Tehdit ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin usul ve yasaya aykırı karar verildiğine, mahkumiyet yerine beraate karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince:
Yapılan yargılamaya incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, bir dönem arkadaşlık yaptığı katılan ile beraberlikleri dönemde çekindikleri ve aralarındaki ilişkinin varlığını ve boyutunu kendisinde saklı tutan katılanın özel yaşam alanına ilişkin resmi, katılanın rızasına aykırı olarak facebook hesabından katılanın kardeşine göndermesi şeklinde sübut bulan eylemi nedeniyle sanık hakkında TCK’nın 134/2. madde ve fıkrasında düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde beraat hükmü kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanığa isnat edilen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun 5271 sayılı CMK’nın 253/1. maddesi gereğince uzlaşmaya tabi olduğu, soruşturma aşamasında usulüne uygun uzlaştırma işlemi yapılmadan kamu davasının açıldığı, mahkemenin de belirtilen eksikliği gidermediği anlaşılmakla, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 35.maddesi ile değişiklikte dikkate alınarak 5271 sayılı CMK’nın uzlaşma başlıklı 253. ve 254. maddelerinde düzenlenen uzlaşma hükümleri uygulanıp, sonucuna göre karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.