Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/6908 E. 2018/11846 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6908
KARAR NO : 2018/11846
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 290.592.37 TL maddi, 317.000.00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarakdavacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Yargıtayın görevi ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması ve benzer olaylarda aynı çözüm tarzının oluşturulmasıdır. Bu görev yerine getirilirken hukukun genel ilkeleri, ülkedeki pozitif hukuk normları ve uluslararası temel insan haklarına ilişkin kural ve kabullere uygun bir yorum ve uygulama benimsenmelidir.
Bu ilke yalnızca denetim mahkemeleri için değil, hüküm mahkemeleri için de geçerlidir. Hukuk devletinin en belirgin özelliği hiçbir kurum ve makam ayrımı gözetilmeden herkesin hukuk kurallarına uymasıdır.
Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir ölçü olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminat miktarının davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tutuklama tarihinden itibaren faize hükmedilmesi suretiyle tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayacak ve emsal uygulamaların da oldukça üzerinde olacak şekilde çok fazla tayini,
2- Tazminat davasının dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2014/181 Esas – 2015/145 Karar sayılı dosyasına ilişkin davacı tarafından beraat tarihinden önce ödenen vekalet ücretinin maddi zarar kapsamında değerlendirilebileceği, ancak bu zararın serbest meslek makbuzu ya da muadili bir belge ile ispatlanması gerektiği, yine ispata dayalı vekalet ücreti olarak maddi tazminat kapsamına dahil edilen miktardan, davacının beraat etmiş olması sebebiyle kendisine ödenen vekalet ücretinin çıkartılması gerektiği hususları gözetilmeden, vekalet ücreti olarak ödendiği belirtilen 15.052,69 TL’nin maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması,
3-Davacının, bir üst rütbeye emsallerinden geç terfi etmesi nedeniyle meydana gelen maaş farkının, kıta komutanlığı emrine atanamamaktan kaynaklı muhtemel kayıpları ile OYAK üyesi olan davacının emeklilik yardımı ve konut ön birikim fonundan kaynaklı kayıplarının maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınamayacağının gözetilmemesi,
4- Dairemizin yerleşik uygulamaları kapsamında, davacının tutuklu kaldığı dönem için maddi zararları hesaplanırken cezaevi harcamaları, cezaevi ziyaretçilerinin yol harcamaları ve benzeri giderlerinin CMK’nın 141 vd. maddeleri kapsamında maddi zarar hesabına dahil edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
5-Davacının 2011 yılında İslamabad Silahı Kuvvetleri Kara Ateşeliğinde görevlendirilmesi hususunda aday olmasına karşın, yurt dışı görevlendirmesinin 2012 yılında iptal edilmesinden kaynaklı muhtemel zararlarının maddi tazminat kapsamında değerlendirilemeyeceğinin nazara alınmaması,
6-01/09/2015 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında gösterilmeyip, dava ve dava tarihi yerine, suç, suç yeri ve suç tarihi ibarelerine yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.