Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/6766 E. 2019/265 K. 09.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6766
KARAR NO : 2019/265
KARAR TARİHİ : 09.01.2019

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK’nın 179/3-2, 53-58. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temel ceza belirlenirken, TCK’nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle, aynı Kanun’un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeden, güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde 1,67 promil alkollü olarak araç kullandığı sırada kaza yaptığı tespit edilen ve aynı suçtan sabıkalı olan sanık hakkında, almış olduğu alkol miktarına nazaran, suçun işleniş biçimi, meydana gelen tehlikenin ağırlığı ve sanığın kastının yoğunluğu dikkate alınarak, alt sınır aşılıp hak ve nasafete uygun bir ceza hükmedilmesi yerine, asgari hadden ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamış ve sanık hakkında Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla 5237 sayılı TCK’nın 53. Maddesinin uygulanmasına karar verildiği anlaşıldığından (3) nolu bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Giresun 2. Asliye Ceza Mahkemesine ait 2010/396-2012/308 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, TCK’nın 106/1-1. cümlesi maddesinde düzenlenen tehdit suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK’nın 106/1-1. cümle maddesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usulü göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK’nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321 ve 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı korumak suretiyle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.