Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/5777 E. 2018/11147 K. 22.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5777
KARAR NO : 2018/11147
KARAR TARİHİ : 22.11.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile; TCK 179/2-3, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, Türk Ceza Kanunu’nun 179/2-3, 62/1. maddeleri gereğince 1 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Konya 3.Sulh Ceza Mahkemesinin 21/06/2011 tarihli ve 2011/101 esas, 2011/792 karar sayılı kararının 04/07/2011 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde 06/08/2014 tarihinde “kasten yaralama” suçunu işlediği ve Konya 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/06/2015 tarih, 2014/590 Esas, 2015/367 Karar sayılı ilamı ile bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 02/07/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair aynı Mahkemenin 09/10/2015 tarihli ve 2015/542 esas, 2015/644 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmayarak, tebliğnamedeki (III) numaralı bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Sanığın olay tarihinde 0.54 promil alkollü olduğu, suç tarihinin 6498 sayılı Kanun ile değişik 2918 sayılı Kanunun 48/7. maddesinin yürürlük tarihi olan 11/06/2013 tarihinden önce olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 2918 sayılı Kanun gereğince sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla; sanığın üzerine atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken, mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca ancak, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında durumunun değerlendirilerek, kısmi infaz veya koşulların varlığı halinde TCK’nın 50. ve 51. maddelerinin uygulanması suretiyle yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği gözetilmeksizin yeniden suç işleyen sanık hakkında önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi yerine, yükümlülük belirlenmeyen sanık hakkında zorunluluk hali de bulunmadığı halde hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,
2-Sanık hakkında tayin edilen 1 ay 20 gün hapis cezasının gün para cezasına çevrilmesi sırasında, adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.