Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/5357 E. 2018/11009 K. 20.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5357
KARAR NO : 2018/11009
KARAR TARİHİ : 20.11.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : 65.829,63 TL maddi ve 250.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminatın hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olduğu anlaşıldığından, tebliğnamedeki (1) nolu bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Davacının cezaevi harcamalarının, daha sonradan ödenen maaş farklarına ve emekli olduğu tarih ile tahliye tarihi arasında tutuklu kaldığı süre için asgari ücretten hesaplanan gelir kaybına ilişkin faizin ve davacının ailesinin konaklama ve benzeri giderlerinin maddi tazminat kapsamına dahil edilemeyeceğinin dikkate alınmaması,
2- Davacı tarafça sunulan serbest meslek makbuzunun beraat karar tarihinden sonra düzenlendiği dikkate alınarak, maddi tazminat hesabında nazara alınamayacağının gözetilmemesi,
3- Dosya içeriğine göre, tutukluluğu sırasında 30.08.2013 tarihinde emekli olan davacının emekli olduğu tarih ile tahliye tarihi arasındaki tutukluluk süresine ilişkin olarak asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılarak 1.071,60 TL gelir kaybının emeklilik tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapılarak belirlenen 1.363,21 TL’nin hükme esas alınması suretiyle gelir kaybının fazla tayini ile tutuklama tarihinden itibaren faize hükmolunması,
4- Gerekçeli karar başlığında, ”Davalı” yerine ”Sanık”, ”Dava” yerine ”Suç”, ”Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olan dava türü yerine ”Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat”, ”Dava tarihi: 22.09.2014” yerine ”Suç tarihi/saati: 11.02.2011” yazılması ile ”Suç yeri: …’ ve ”Davacı:…” ibarelerine yer verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.