Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/5094 E. 2018/10340 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/5094
KARAR NO : 2018/10340
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : 25.000 TL maddi ve 360.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Dosya içeriğine göre; davacının tutuklandığı tarihte emekli olduğu ve bunun dışında kazancı ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin gelir kaybı miktarı konusunda itibar edilebilecek bir belge ibraz edemediği dikkate alınarak, tutuklu kaldığı döneme ilişkin olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak gelir kaybının maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Davacının tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasına ilişkin olarak ödediği vekalet ücretine dair düzenlendiği açıkça anlaşılan ve beraat karar tarihinden önce düzenlenmiş serbest meslek makbuzu bulunup bulunmadığı araştırılarak, ancak belirtilen şartları haiz serbest meslek makbuzu bulunduğunun tespiti halinde, serbest meslek makbuzundaki vekalet ücreti miktarından beraat kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücreti miktarı düşülerek fazla olan kısmının maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilebileceği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3- Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
4- Tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilen davacı lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarı toplamı üzerinden bir kez vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, hükmedilen maddi tazminat ve manevi tazminat miktarları için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması,
5- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2007 gün ve 2 – 63 sayılı kararında açıklandığı üzere: koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davalarında, ancak davanın tamamen reddi halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmolunabileceği, davanın kısmen kabulü halinde ise davalı lehine vekalet ücretine hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
6- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve nedene dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve nedene dayalı olarak açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
7- Gerekçeli karar başlığında, ”Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olan dava türünün ”Haksız tutuklama nedeniyle tazminat” olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.