Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/3399 E. 2018/10486 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/3399
KARAR NO : 2018/10486
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasıyla TCK’nın 179/3-2, 62, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, Türk Ceza Kanunu’nun 179/2-3, 62/1, 53.maddeleri gereğince 5 ay süreyle hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Bursa 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/09/2014 tarihli ve 2014/200 esas, 2014/231 sayılı kararının 18/09/2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde 27/12/2014 tarihinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve Bursa 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 22/06/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Bursa 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 07/10/2015 tarihli ve 2015/1195 esas, 2015/1333 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, bu ilkelere uyulmadan yapılan işlemin önceki hükmün açıklanmasından ibaret olduğundan bahisle “delillerin tartışılması yoluna gidilmeden bu yargılamada yalnızca kesinleşmiş karar sonucu yapılan ihbar üzerine sanığın önceki mahkumiyet hükmünü açıklamakla yetinilmiştir” şeklindeki gerekçe ile hükümde delillerin tartışılmasına ve gerekçeye yer verilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince sair yönler incelenmeksizin, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.