Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2018/102 E. 2020/2870 K. 02.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/102
KARAR NO : 2020/2870
KARAR TARİHİ : 02.06.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/1, 62, 50/4, 52/4, 53/6, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü, saat 05:14 sıralarında, meskun mahalde, aydınlatması olmayan, bölünmüş, 11 metre genişliğinde, kuru, asfalt yolda, sanık yönetimindeki otomobil ile seyir halinde iken olay yerine geldiğinde, yolun karşısına geçmek için yola giren koyu renk kıyafetli yaya …’e aracının ön kısmı ile 22 metre fren izi bırakarak çarpması ile sanığın çarpma noktasından 16 metre ileriye düşen yaya …‘in tali kusurlu olarak ölümüne neden olduğu olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kanun hükümlerinin uygulanmadığına, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, katılanlar vekilinin sanığa az ceza verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (b) bendinde yer alan ”suçun işlenmesinde kullanılan araçlar” ve (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
2-Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin 50/4. maddesi delaletiyle 50/1-a maddesi gereğince gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi;
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanığa verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olduğundan, hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan ”suçun işlenmesinde kullanılan araç” ve “sanığın güttüğü amaç ve saik” ibarelerinin hükümden çıkartılması ve 5. paragrafının hükümden çıkarılarak yerine “sanığın kişilik ve sosyal özellikleri nazara alınarak, sanığa verilen hapis cezasının TCK’nın 50/4. maddesi delaletiyle 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, sanığa verilen adli para

cezasının TCK’nın 52/3. maddesi gereğince 605 tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenmesine, TCK’nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 12.100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ile suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 02.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.