Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/89 E. 2017/1882 K. 13.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/89
KARAR NO : 2017/1882
KARAR TARİHİ : 13.03.2017

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Beraat

Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 09/10 /2014 tarih, 2014/332 – 2014/602 sayılı direnme kararı, 6763 sayılı Kanunun 36. maddesiyle değişik CMK’nın 307. maddesinin 3. fıkrası uyarınca; Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından, direnme hükmünün incelenmesi için Dairemize gönderilmekle; yeniden incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 26.02.2014 tarih, 2013/12895 esas, 2014/4786 sayılı kararında yer alan ” Olay günü gündüz saat 15:00 sularında açık havada, meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 10 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, görüşe engel cismin bulunmadığı, eğimsiz düz yolda sevk ve idaresindeki halk otobüsü ile seyir halinde bulunan sanığın, ışık kontrollü yaya geçidini kullanarak, seyir istikametine göre yolun sağından sol tarafına geçmek isteyen 1925 doğumlu yayaya, yol ortasına yakın bir noktada, aracının ön tampon kısmı ile fren izi bırakmaksızın çarpması şeklinde gelişen ve yayanın aynı gün hastanede gördüğü tedavi esnasında trafik kazasına bağlı beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti nedeniyle yaşamını kaybetmesiyle sonuçlanan olayda; otobüs içerisinde yolcu olarak bulunan tanıklar … , … ve …’un beyanlarına göre, sanığın yaya geçidinde geçiş yapmaya çalışan yayayı gördüğünde olayı önlemek için korna ile ikaz yaptığı, ancak yayanın durmadığını gördüğü halde zamanında etkin fren ve direksiyon tedbirine başvurmadığı, aracını her an güvenli bir şekilde durdurabileceği hızla kullanmadığı, aracını mevcut hızı ile kullanmaya devam ettiği, yayaya çarptıktan sonra ancak durabildiği anlaşıldığından ve bu husus, sanığın soruşturma aşamasındaki tevilli ikrarıyla da sabit olduğundan her ne kadar ölen, yayalara kırmızı ışık yandığı halde karşıdan karşıya geçmek suretiyle can güvenliğini tehlikeye atmış ise de, yaya geçidine yaklaşırken, daha önce yol üzerinde gördüğü yayaya rağmen hızını azaltmayan ve hızını kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayan sanığın olayda tali kusurlu olduğu, bu hususun kaza tespit tutanağı ve asliye hukuk mahkemesinde görülen tazminat davasında alınan 14.02.2011 tarihli bilirkişi raporu ve dosya kapsamındaki delillerden anlaşılmakla, atılı suçtan mahkumiyeti yerine, oluşa ve dosya kapsamındaki delillerle bağdaşmayan bilirkişi raporuna itibarla yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi, ” şeklindeki bozma gerekçesinin sonucu bakımından usul ve kanuna uygun olduğundan, kararda değişiklik yapılmasına yer olmadığına, CMK 307/3. maddesi uyarınca, dosyanın incelenmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.