Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/689 E. 2018/10684 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/689
KARAR NO : 2018/10684
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma, suç üstlenme
Hüküm : CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraat ve TCK’nın 179/3-2, 62/1, 53/1 ile TCK’nın 38/1, 270/1, 62/1, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve suç üstlenme suçlarından ise mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılanlar vekilinin, sanığın kusurlu olduğuna ve taksirle öldürme suçundan cezalandırılması gerektiğine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ile suç üstlenme suçları bakımında ise hükmedilen cezaların az olduğuna yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
(I) Taksirle öldürme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde,
Sanığın atılı suç bakımından kusuru bulunmadığının anlaşılmasına rağmen sanık hakkındaki beraat hükmünde uygulama maddesinin CMK’nın 223/2-c maddesi yerine, CMK’nın 223/2-a olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 1(A) ile gösterilen fıkrasındaki “sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı anlaşılmakla CMK’nın 223/2-a” ibaresinin çıkarılarak yerine “sanığın kusursuz olduğu anlaşıldığından CMK’nın 223/2-c” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
(II) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince,
Sanığın idaresindeki araçla geceleyin şehir içindeki aydınlatma bulunan 7 metre genişliğindeki çift yönlü yolda seyri sırasında karşı istikametten seyir halinde olan müteveffa … idaresindeki aracın şerit ihlali yaparak sanığın şeridine tecavüz etmesi sebebiyle sanığın sağa doğru direksiyon tedbirine başvurmasına rağmen kendi şeridinin ortalarında ölen idaresindeki araçla ön kısımlarından çarpışmaları şeklinde meydana gelen kazada, her ne kadar sanığın yasal sınır üzerinde 0,64 promil alkollü olduğu tespit edilmiş ise de, meydana gelen kazada kusuru bulunmadığı tespit edilen ve bu nedenle taksirle öldürme suçundan beraatine karar verilen sanık hakkında aldığı alkol miktarı ile kazanın gerçekleşme biçimi dolayısıyla güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğinin ve dolayısıyla atılı suçun unsurları itibariyle oluştuğunun kabulünün mümkün olmaması karşısında sanığın, atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
(III) Suç üstlenme suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde,
Her ne kadar sanığın hakkında kolluk görevlileri tarafından kazaya karışan aracın sürücüsünün tespiti amacıyla yapılan ön mülakat sırasında aracı kardeşinin kullandığına yönelik söylemi, sanığın kardeşinin de bu yöndeki ikrarı üzerine suç üstlenme suçuna azmettirmekten cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; sanık ve kardeşinin resmi olarak beyanlarının tespitinden önce gerçeği söylediklerinin ve atılı suça teşebbüsün de mümkün olmamasının anlaşılması karşısında, unsurları itibariyle oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 13/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.