Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/6472 E. 2020/6082 K. 17.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/6472
KARAR NO : 2020/6082
KARAR TARİHİ : 17.11.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 43/1, 62/1, 52/2, 51/1-3-7, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar sanık müdafii temyiz dilekçesinde, … lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin hususu da temyiz konusu etmiş ise de; mahkemece mühür bozma suçundan tesis edilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı sanık müdafii tarafından itiraz yasa yoluna başvurulduğu, itirazının Bodrum Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/293 Değişik iş nolu kararı ile karara bağlandığı anlaşılmakla; bu husus temyiz incelemesine konu edilmemiştir.
Katılan … vekilinin temyiz dilekçesinin içeriğinden; mahkemece 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu yönünden kurulan hükmün bozulmasına yönelik temyiz talebinde bulunduğu açıkça anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin içeriğine göre, sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçu yönünden tesis edilen mahkumiyet hükmüne hasren yapılan incelemede;
Asıl dosya ile birleşen 2013/508 Esas ve birleşen 2014/572 Esas sayılı dosyalar kapsamında; sanık tarafından III. Derece arkeolojik sit alanı içerisinde bulunan taşınmazda, 20/05/2013 tarihli yapı tatil zaptı ile; kaçak olarak 6.60×7.50 metre ebatlarında zemin +1. katın betonarme karkası tamamlanmış vaziyette inşaat yapıldığı tespit edilerek inşaatın mühürlenmek suretiyle durdurulduğu, 15/07/2013 ve 04/11/2013 tarihli kolluk tutanakları ile de; mühür fekki suretiyle inşaata devam edilerek, inşaatın tamamen bitirildiğinin tespit edildiği, mahallinde icra edilen keşif neticesinde alınan, inşaat, arkeolog ve fen bilirkişi heyeti raporu ile; sanığın III. Derece arkeolojik sit alanı içerisine, projeye aykırı biçimde bina inşa etmek suretiyle izinsiz inşai müdahalede bulunduğunun tespit edildiği anlaşılmakla;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, suçun unsurlarının oluşmadığına, sanığın kastının bulunmadığına, katılan vekilinin, alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğine, erteleme koşullarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hakkında tayin edilen hapis cezası ertelenen sanığın, TCK’nın 51/8. maddesi uyarınca denetim süresi iyi halli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağı hususunun kararda gösterilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının (1) nolu bendinin 10. paragrafının devamına “ve TCK’nın 51/8. maddesi uyarınca denetim süresi iyi halli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtarına” cümlesinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 17/11 /2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.