Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/3110 E. 2018/11288 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/3110
KARAR NO : 2018/11288
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama-suç üstlenme
Hüküm : 1- Sanık … hakkında; TCK’nın 89/4, 22/3 62, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-Sanık … hakkında; TCK’nın 270/1 50. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanık …’ın mahkumiyetine, suç üstlenme suçundan ise sanık …’nın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar mahkemece sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceği hususu tartışılmamış ise de; taksirle yaralama suçundan katılanın şikayetinin devam etmesi ve zararlarının giderilmemesi, sanıkların suçu işledikten sonra dosyaya yansıyan davranışlarına göre sanıkların eylemlerinden dolayı pişmanlık duyduklarına ilişkin dosyada kanıt bulunmadığı gibi, sanık …’ın aracı kendisinin kullandığı, olay anında alkollü olan sanık …’in ise aracı kullanmadığı hususlarındaki ısrarlı tavırları ile suçun işlenmesindeki özelliklere göre, sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının tartışılmaması hususunda bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 20.10.2009 tarihli ve 2009/1-85/242, 08.06.2010 tarihli ve 2010/1-35/140 sayılı kararlarında açıklandığı üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda, sanıklar arasında menfaat çatışması oluştuğunun kabulü gerektiğinden, aynı olay nedeni ile sanık …’in taksirle yaralama suçundan, sanık …’ın ise suç üstlenme suçundan yargılandığı olayda; sanıklar arasında menfaat çatışması bulunduğu nazara alınarak sanıkların ayrı müdafiiler tarafından savunulması gerektiği gözetilmeksizin, aynı avukatın her iki sanık müdafii olarak duruşmaya katılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 152 ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 38. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 27.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.