YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/30
KARAR NO : 2017/1546
KARAR TARİHİ : 01.03.2017
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/1, 50/4-1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Erciş 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 26/ 03 /2015 tarih, 2015/25 – 2015/213 sayılı direnme kararı, 6763 sayılı Kanunun 36. maddesiyle değişik CMK’nın 307. maddesinin 3. fıkrası uyarınca; Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından, direnme hükmünün incelenmesi için Dairemize gönderilmekle; yeniden incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 06.11.2014 tarih, 2014/17445 esas, 2014/22084 sayılı kararın yer alan” 19.09.2005 günü saat 11.25 sıralarında geçirdiği araç dışı trafik kazası nedeniyle yaralanan ve saat 12.45 de hastaneye götürülen, burada da hayati tehlikesi yoktur denilerek 5 saat müşahade altında tutulup, tedavisi yapılarak evine gönderilen, ancak aynı gün tekrar rahatsızlanması nedeniyle aynı hastaneye götürülen 1920 doğumlu Hakkı Meydan’ın yapılan müdahalelere rağmen saat 17.45 te kurtarılamayarak ölmesi şeklindeki olayda, bozmadan sonra alınan Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun 13.03.2013 tarihli raporuna göre dosyada mevcut grafilerde bilateral multipl kot kırığı, sağ klavikula kırığı, sol pnömothoraks cilt altı amfizemi, sağ ramus pubis superior ve inferior kırığı olduğu dikkate alındığında kırıkların tespit edilememesinin eksiklik olduğu, ancak kişide tespit edilen travmatik değişimlerin ağırlıkları ve kişinin yaşı da dikkate alındığında zamanında tespit edilerek uygun tedavisinin başlanması durumunda da kişinin kurtarılmasının kesin olmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın eylemi ile netice arasında illiyet bağının kesin bir şekilde kurulamadığı, bu nedenle sanığın taksirle öldürme suçundan sorumlu tutulamayacağı, ancak bahsedilen raporlar ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine düşen görevleri yerine getirmediği ve eyleminin TCK’nın 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,” şeklindeki bozma gerekçesinin sonucu bakımından usul ve kanuna uygun olduğundan, kararda değişiklik yapılmasına yer olmadığına, CMK 307/3. maddesi uyarınca, dosyanın incelenmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.