Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/2607 E. 2017/2754 K. 04.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2607
KARAR NO : 2017/2754
KARAR TARİHİ : 04.04.2017

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma, kamu görevlisine hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/2, 125/3-a, 125/4, 265/1 maddeleri gereğince 2 ay hapis, 1 yıl 2 ay hapis ve 6 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, cezalarının aynı Kanun’un 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, ikinci kez mükerrir olduğundan koşullu salıverilme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına dair Konya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/05/2016 tarihli ve 2015/1580 esas, 2016/494 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın tekerrüre esas alınan Ürgüp Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/152 esas, 2005/42 sayılı kararına suçun karşılıksız çek keşide etmek olduğu, sanığın bu eyleminin 6273 sayılı Kanunla suç olmaktan çıkartıldığı gibi, bu suçun infaz tarihinden itibaren 3 yıllık süre geçtikten sonra ikinci suçun işlenmesi ve sanık hakkında hükmedilen cezanın doğrudan verilen kesin nitelikte para cezası olduğu hususları nazara alındığında, sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 14.02.2017 gün ve 94660652-105-42-12980-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2017 gün ve 2017/11998 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriği ve sanığın adli sicili kaydı incelendiğinde, sanık hakkında tekerrüre esas alınan Ürgüp Asliye Ceza Mahkemesinin 10.02.2005 tarih, 2001/152 esas, 2005/42 sayılı ilâmı ile karşılıksız çek keşide etmek suçundan doğrudan verilen 1.250-TL para cezasının, 6273 sayılı kanunla çek kanununda yapılan değişiklik ile suç olmaktan çıkarıldığı, bu suçun infaz tarihinden itibaren 3 yıllık süre geçtikten sonra ikinci suçun işlenmesi ve sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının doğrudan verilen kesin nitelikte para cezası olduğu hususları nazara alındığında, sözkonusu ilamın tekerrüre esas alınamayacağı, ancak sanığın suç tarihi itibariyle tekerrüre esas sabıkasının bulunduğu anlaşılmakla;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Konya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/05/2016 tarihli ve 2015/1580 esas, 2016/494 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği, adli sicil kaydında tekerrüre esas alınacak mahkumiyetinin cezanın türü ve miktarı itibariyle sanık lehine olması da göz önüne alınarak ve bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hükmün, TCK’nın 58. maddesindeki tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin 7.bendin hükümden çıkarılarak yerine “Sanığın Konya 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/340-2014/387 sayılı, 07.01.2015 kesinleşme, 28.07.2015 infaz tarihli ilamının kesinleşmesinden sonra iş bu suçu işlediği anlaşıldığından cezasını TCK’nın 58/7. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çekmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” cümlesinin yazılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 04.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.