Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/1694 E. 2018/12218 K. 17.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1694
KARAR NO : 2018/12218
KARAR TARİHİ : 17.12.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2, 62, 53, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
05.04.2011 günü saat 02:20‘de meskun mahal dışı bölünmemiş, yol şerit çizgisi olan iki yönlü, aydınlatması olmayan, sağ ve sol kenarlarında 1,50 cm banket olan, tehlikeli viraj yön levhası bulunan, hafif eğimli, kuru asfalt yolda sanık sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken viraja geldiğinde hızını azaltmayarak direksiyon hakimiyetini kaybedip, gidiş istikametine göre sağ taraftan yoldan çıkıp, takla atarak devrilmesi neticesinde aracında yolcu olarak bulunan üç kişinin öldüğü olayda;
Sanığın olay günü iki kutu bira içtiği beyan etmesine rağmen 18.04.2011 tarihli Adana ATK raporunda kanında yapılan incelemede alkol ve uyuşturucu madde tespit edilememesi karşısında; sanığın güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde alkollü araç kullanmasının tespit edilememesi dikkate alındığında, TCK’nın 22/3. maddesindeki koşulları oluşturmadığından ve TCK’nın 61. maddesinde belirlenen temel cezanın bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütler ve aynı Kanunun 3. maddesindeki adalet, hakkaniyet ve orantılılık ilkesi gözetilerek temel cezaların tayininde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bu konuda bozma isteyen (1.) ve (2.) nolu görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiin, sanığın olay günü aracı kullanmadığına, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat etmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-TCK’nın 50/4. maddesinde, taksirli suçlardan dolayı hükmolunan hapis cezasının uzun süreli de olsa, diğer koşulların varlığı halinde adli para cezasına çevrilebileceği, TCK’nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği, lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulunan sanık hakkında, ceza miktarı göz önüne alınarak “yasal şartlar oluşmadığından” şeklinde yasal olmayan gerekçe ile paraya çevirme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle TCK’nın 50/4. madddesine aykırı davranılması,
2- 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 17.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.