Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/12452 E. 2019/7925 K. 01.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/12452
KARAR NO : 2019/7925
KARAR TARİHİ : 01.07.2019

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 85/1, 22/3, 62. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiin, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, eksik inceleme ile karar verildiğine yönelik temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya içeriğine göre; 19.08.2013 tarihinde, saat:00:45’de, meskun mahal dışında, aydınlatması olan, bölünmüş, tek yönlü, iki şeritli, her iki tarafta kaldırım bulunan, kuru asfalt yolda sanık sevk ve idaresindeki aracıyla 1,01 promil alkollü vaziyette seyir halinde iken kontrollü kavşağa geldiğinde durmayarak aracının ön kısmı ile kırmızı ışıkta beklemekte olan katılan Secarettin Vural‘ın sevk ve idaresindeki aracın arka kısımlarına çarpması sonucu Secarettin Vural’ın geçici rapora göre hayati tehlike geçirecek, yolcu olarak bulunan …‘ın hayati tehlike geçirmeyecek şekilde yaralandıkları olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekmekte olup, dava konusu olayda sanık asli kusurlu olmakla birlikte, yaralanan kişi sayısı, yaralanmaların niteliği, maddede öngörülen cezanın alt sınırı nazara alınmak suretiyle, cezada orantılılık ilkesi ile adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
2-Katılan … hakkında Turgutlu Devlet Hastahanesinden alınan 19.08.2014 tarihli raporda; hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmış olup kati raporun genel cerrahi polikliniği tarafından verileceğinin belirtildiği, yine Katılan …’ın Turgutlu Devlet Hastahanesinden alınan 19.08.2014 tarihli raporunda da hayati tehlike geçirmeyip, fraktür olduğuna kati raporun daha sonra ortopedi ve genel cerrahi poliklinikleri tarafından verileceğinin belirtildiği anlaşılmakla; katılanların yaralanmalarına ilişkin kati raporunun alınıp sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-TCK’nın 53/6. maddesinde, 3 aydan az ve 3 yıldan fazla olmamak üzere sürücü belgesinin geri alınabileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın 2 yıl süreyle sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
1-Temel cezanın belirlenmesinde uygulama maddesi olan TCK’nın 89/4 maddesi yerine maddi hata sonucu TCK’nın 85/1. maddesi gösterilmesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
2-5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında anılan madde ile hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.