Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/110 E. 2017/5749 K. 03.07.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/110
KARAR NO : 2017/5749
KARAR TARİHİ : 03.07.2017

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Hüküm : Her bir davacı için davanın kısmen kabulü ile 2.000 TLmanevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

Davacıların tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 16/06/2014 tarih, 2013/27493-2014/14807 sayılı ilamına karşı direnildiği belirtilmek suretiyle hüküm tesis edilmiş ise de, mahkemenin 05/10/2012 tarih, 2012/394-2012/476 sayılı ilamında gösterdiği gerekçeyi genişletmek suretiyle yeni bir hüküm kurulduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dairemizin 16/06/2014 tarih, 2013/27493-2014/14807 sayılı ilamında vurgulandığı üzere, dava süresi açısından Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulünün gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği, kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği, incelemeye konu olan dosya kapsamına göre kesinleşmiş beraat hükmünün davacılara veya vekillerine tebliğ edildiğinin anlaşılamaması ve tazminat davasına dayanak teşkil eden mahkeme dosyasının içeriğine göre davacılar hakkındaki beraat hükmünün 04/04/1995 tarihinde kesinleştiği, davanın 17/07/2012 tarihinde 10 yıl dolduktan sonra açıldığının anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davaların reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz değerlendirme ile kısmen kabulüne karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin tazminat davasının süresinde açılmadığına ilişkin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 03/07/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.