Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2017/10184 E. 2019/7950 K. 02.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/10184
KARAR NO : 2019/7950
KARAR TARİHİ : 02.07.2019

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : CMK’nın 223/2-b maddesi gereğince beraat

Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine yönelik hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, Cafer Bozyel’e ait bahçedeki söğüt ağaçlarını kesimi de kendisine ait olmak üzere satın aldığı ayrıca bahçe sahibiyle ağaçların bahçedeki fidelere de zarar vermeden kesilmesi konusunda da anlaştıkları, olay günü sabahtan sanığın beraberindeki işçilerle birlikte bahçeye gelerek ağaçları kestirdiği, büyük bölümünü yükleterek götürdüğü ancak dal kısımlarını havanın kararması sebebiyle olay yerinde bırakarak ayrıldığı, bu şekilde bölünmüş dört şeritli şehirlerarası karayolunun gidişine ayrılmış iki şeridinden birini kapatan ağaç dallarının ulaşımı engellemesiyle ilgili olarak tahkikat yürütmekle görevlendirilen Taşburun Jandarma Komutanlığında başçavuş olarak görevli katılanın beraberindeki erlerle birlikte hava karardıktan sonra olay yerine intikalinin ardından erlerce henüz tedbir amaçlı dubalar yerleştirilmeden, elindeki feneriyle birlikte bankette agaç dallarının arasında inceleme yaptığı sırada aydınlatma da olmaması sebebiyle ağaç dallarını farkedemeyen bir aracın direksiyon hakimiyetini kaybedip yoldan çıkarken kendisine çarpıp ağır şekilde kemik kırığı olacak biçimde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda; sanığın kolluk kuvvetlerince alınan ilk ifadesindeki “ İhtiyacım nedeni ile Karakoyunlu ilçesinde ikamet etmekte olan Cafer Bozyel isimli şahıstan şahsa ait olan Karakoyunlu ilçesi Taşburun beldesi Harabe kilise mevkiinde başköy yolu üzerinde Babacan Taşburun mevkiinde bulunan tarlasındaki söğüt ağaçlarını 1500 TL karşılısında satın aldım. Bu almış olduğum söğütlerin kesimi de bana aitti. Ancak kesim sırasında tarla içerisinde bulunan kaysı ağaçlarıma zarar vermemem konusunda anlaştık ve satın aldım. Bende bugün yani 12.10.2013 günü saat:07:30 sıralarında beş işçi ile birlikte tarlaya geldim ve ağaçları kesmeye başladım. Saat: 12:00 ile 13:00 sıralarında kesim işlemlerini bitirdim. Ağaçları keserken tarla içerisinde bulunan kaysı ağaçlarına zarar vermemek için kestiğim söğüt ağaçlarını yol kenarına düşürttüm. Kesmiş olduğum söğüt ağaçlarını saat: 13:30 itibari ile yol kenarına düşürdüğüm ağaçların kalın dallarını kesmeye yani budamaya başladım traktöre yükledim. Bir kısmını taşıdım ancak halen yol kenarında götürmem gereken ağaç dalları bulunuyordu, bunlarıda taşımama fırsat olmadı çünkü hava karardı saat: 20:00 sıralarında köy muhtarı olan Sefer Ali Yaltı evime geldi ve bana ağaç kesmişsinin ifadeniz var dedi. Ben hazırlandım Muhtar ve Jandarma ile birlikte ifade için geldim ve ağaç kestiğim yerde trafik kazası olduğunu öğrendim. Benim bu olay ile ilgili bir kastım yoktur. Ben kaza olacağını düşünmemiştim” şeklindeki tevil yollu ikrarı ile kesim işini yapan işçilerden biri olan tanık Muhammet Akay’ın 17.03.2015 tarihli duruşmada verdiği “ Olay günü sanığın satın almış olduğu söğüt ağaçlarını kesmek üzere Taşburun’a gitmiştik. Vardığımızda sanık bize kesilecek ağaçları gösterdi. Daha sonra olay yerinden uzaklaştı. Biz kavakları keserken mal sahibi Cafer Bozyel ve ortağı olay yerine geldiler. Bize ağaçların bahçe tarafına değilde yol tarafına doğru kesilmesini söylediler. Ben buna karşı çıktım. Çünkü söyledikleri şey uygun değildi. Bunun üzerine bu şahıslar ısrar ettiler. Biz de ağaçları olduğu yere kesmeye gayret ettik. Zaten sanık gitmeden önce bize ağaçları ne yola, ne de bahçe tarafına düşürmeden oldukları yerde kesmemizi söylemişti. Bizde buna büyük ölçüde riayet ettik. Olay yerinde Cafer Bozyel’in ortağı olan şahıs ağaçların dallarının yola doğru taşıyordu. Biz kesim sırasında dalları kesinlikle yola götürmedik. Kesimi ağaçların dibine olacak şekilde yaptık ve buradan odunları traktöre yükledik ve çıkardık. Kesinlikle ne ağaçlar ne de dalları yola gitmedi. Ağaçların dallarının daha önce de söylediğim gibi Cafer Bozyel’in ortağı olan kişi yol tarafına doğru taşıyordu. Sanık sabah bizi ağaçların başına bıraktı. Daha sonra da başımıza sadece öğle yemeği getirmek için on iki gibi geldi. Biz işi bitirip olay yerinden ayrıldığımızda dallar yolun üstündeydi. Cafer Bozyel’in ortağı bu işler ile ilgilendiğinden, biz bu ağaçları yol üzerinden alamadık” şeklindeki ifadesi karşısında; sanığın kesilen ağaçlara ait dalların bir kısmının yol içine taşacak şekilde olay yerinde kaldığını bildiği halde kaldırılması hususunda herhangi bir tedbir almaması dolayısıyla kusurlu olduğunun kabulü ile mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde suçun sanık tarafından işlenmediğinden bahisle beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 02/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.