Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/9679 E. 2017/7688 K. 19.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/9679
KARAR NO : 2017/7688
KARAR TARİHİ : 19.10.2017

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile, TCK’nın 179/3-2, 31/3, 62. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuğun yapılan muayenesinde alkollü olmadığının tespit edildiği anlaşıldığından, tebliğnamede bu hususta bozma öneren (2) numaralı düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, 03/04/2012 tarihli karar ile suça sürüklenen çocuğun TCK’nın 179/2, 31/3, 62, 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddeleri uyarınca 16 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın 17/05/2012 tarihinde kesinleştiği, daha sonra suça sürüklenen çocuğun, 18/08/2012 tarihinde bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Torbalı 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 14/09/2015 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve anılan hükmün 14/10/2015 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada, 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafinin eksik inceleme yapıldığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmolunan 16 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.