Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/8700 E. 2017/7640 K. 18.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/8700
KARAR NO : 2017/7640
KARAR TARİHİ : 18.10.2017

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : Özel hayatın gizliliğini ihlal, Şantaj
Hüküm : TCK’nın 134/2, 53/1; 107/2-1, 52/2, 50/1-a (3 kez). maddeleri gereğince mahkumiyet

Özel hayatın gizliliğini ihlal ve şantaj suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Şantaj suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin atılı suçun oluşmadığına, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz isteminin incelenmesine gelince:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın katılanın kendisine gönderdiği çıplak resimleri 18 yaşından küçük mağdur … ve … facebook üzerinden gönderdiği iddia ve kabul edilen olayda,
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24.03.2015 tarihli, 2014/14-603-2015/66 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; katılanın cinsel ve fiziksel mahremiyetine ilişkin çıplak görüntülerini, onun bilgisi dışında, facebooktan yayımlayan sanığın eyleminde TCK’nın 134/2. maddesinde tanımlanan özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun yanı sıra toplumun sahip olduğu ortak ar ve haya duygularını, yerleşik edep kurallarını incitici ve genel ahlâka aykırı nitelikteki 16 yaşındaki katılana ait müstehcen görüntünün yayımlanması nedeniyle 226/5 maddesinde düzenlenen zincirleme şekilde müstehcenlik suçunun da oluştuğu, bir fiili ile birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olan sanığın, TCK’nın 44. maddesi gereğince, daha ağır cezayı gerektiren müstehcenlik suçundan cezalandırılması, özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan ise hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yasal ve yeterli olmayan gerekçelere dayalı olarak, sanık hakkında, TCK’nın 134/2. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulması kanuna aykırı,
Kabul ve uygulamaya göre de:
1- Sanığın aynı suç işleme kararının icrası kapsamında katılana ait çıplak resimler iki farklı mağdura göndermesi nedeniyle TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirlme suç hükümlerinin uygulanmaması nedeniyle sanık hakkında eksik ceza tayini kanuna aykırı,
2- Sanık hakkında TCK’nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.