Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/6777 E. 2017/8082 K. 30.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/6777
KARAR NO : 2017/8082
KARAR TARİHİ : 30.10.2017

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 4.077.69 TL maddi, 3000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-) Geliri ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin kazanç kaybı miktarı konusunda itibar edilebilecek herhangi bir belge ibraz edemeyen davacının, bahse konu döneme ilişkin olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak 4.344.17 TL’nin gelir kaybı olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın altında kalacak şekilde ”4.077.69” TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı aleyhine az maddi tazminata hükmolunması,
2-)Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
3-)Davacı tarafça dava dilekçesinde, hükmolunacak tazminata haksız tutuklama tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunulduğu halde, hükmolunan maddi ve manevi tazminatlara faiz işletilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.