YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/401
KARAR NO : 2017/3078
KARAR TARİHİ : 11.04.2017
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/4, 62, 50/1-a, 52/1-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde saat 19.00 sıralarında temyiz dışı sanık …, idaresindeki otomobil ile bölünmemiş iki yönlü yolda seyir halinde iken, sollama yasağı bulunan yolda karşı istikametten sollama yaparak kendi şeridine giren sanık …’nın idaresindeki otobüse çarpmamak için yolun sağ tarafında bulunan banket bölümüne manevra yaparak girdiği sırada direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı istikametten gelen araçların şeridine girerek katılan … idaresindeki otomobil çarpışması sonucu 3 kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir, bir kişinin nitelikli şekilde yaralandığı olayda, tam kusurlu olan sanık hakkındaki temel cezanın asgari hadden daha fazla uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve sollama yasağına uymayan sanığın eyleminde bilinçli taksir koşullarının oluştuğu gözetilmeksizin tayin olunan cezasının TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca arttırılmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğine ve sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Sanık hakkında TCK’nın 50, 52/2. maddeleri gereğince hükmedilen adli para cezasına ilişkin TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca ihtarat yapılmış olmasına rağmen, 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinin infaz rejimine ilişkin olduğu gözetilmeksizin, 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca ihtaratın yapılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi
mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 7. paragrafının hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.