Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/3153 E. 2018/6432 K. 07.06.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/3153
KARAR NO : 2018/6432
KARAR TARİHİ : 07.06.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/4, 5237 sayılı TCK’nın 62/1, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun 65. maddesinin, 20/08/2016 tarihinde kabul edilip, 07/09/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6745 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değiştirildiği ve anılan değişikliğin, “izinsiz inşai ve fiziki müdahale” fiili yönünden, 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65. maddesine göre aleyhe bir düzenleme getirdiği dikkate alınarak yapılan incelemede;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın binada yapılan tadilat ile ilgisi olmadığına, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Dairemizin 04/02/2014 tarihli ve 2012/33442 Esas, 2014/2484 Karar sayılı bozma ilamından sonra, 03/12/2014 tarihinde olay yerinde yeniden keşif yapıldığı, keşfe katılan inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 30/01/2015 tarihli raporda, Tralleis Antik Kenti 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde yer alan sanığa ait taşınmazda, avlunun batısındaki tek katlı yapının çatısına çıkmak amacıyla beton merdiven, avlunun doğu ve güneyindeki tek katlı binaları korumak amacıyla ahşap konstrüksiyonlu, kiremit döşeli çatı ve avlu içindeki dört adet tek katlı binada pvc malzeme kullanılarak kapılar, pencereler ve panjurlar yapılmış olduğunun, yapılan tadilatların, 3194 sayılı Kanuna göre esaslı tadilat niteliği taşıdığının, tadilatlar sonucunda yapılan imalatın yapı ve bina tanımına uyduğunun ve ruhsatlandırılması gerektiğinin belirtildiği anlaşılmakla; 30/06/2010 suç tarihi itibariyle suça konu taşınmazın bağlı olduğu idari birimin bünyesinde (belediye ya da il özel idaresi) koruma uygulama ve denetim bürosunun faaliyet gösterip göstermediği ile yetki ve sorumluluk alanının suça konu taşınmazı kapsayıp kapsamadığının araştırılması, sonucuna göre, suç tarihi itibariyle, yetki ve sorumluluk alanı suça konu taşınmazın bulunduğu bölgeyi de kapsayan koruma uygulama ve denetim bürosunun varlığı halinde, 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi; yokluğu halinde ise, aynı Kanunun 65/1. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi kanuna aykırı,
2- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “2010” şeklinde eksik gösterilmesi,
İsabetsiz olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi gereğince ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.