Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/2480 E. 2016/5333 K. 30.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/2480
KARAR NO : 2016/5333
KARAR TARİHİ : 30.03.2016

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme
Hüküm : TCK’nın 136/1, 50, 52. maddeleri gereğince mahkumiyet

Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, aralarındaki ticari ilişki nedeniyle borçlu olduğu katılana ait kişisel bilgileri, adı soyadı ile birlikte telefon numarasını, katılan tarafından, alacağına karşılık olmak üzere, sanığın bir kısım malları hakkında haciz işlemi uygulamasına tepki olarak ve katılanın bilgisi ve rızası dışında, “….” isimli arkadaşlık sitesinde yayması şeklinde gelişen olayla ilgili olarak;
Sanık hakkında kamu davası açıldıktan sonra yapılan yargılama sonrası ilk olarak mahkemece 09/11/2010 tarihinde sonuç 7.300 TL adli para cezasına mahkumiyet kararı verildiği, dairemizin, 10/02/2014 tarihli bozma ilamı ile 6352 sayılı kanunun geçici 1.maddesinde düzenlenen kovuşturmanın ertelenmesi hükmü gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdir edilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verildiği halde, mahkemece, dairemizin bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeden, sanık hakkında yeniden aynı hüküm kurulmak suretiyle mahkumiyet verildiği anlaşılmakla,
Bozma ilamı üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre, sanık müdafiinin, sanığın atılı suçu işlemediğine, mahkumiyete yeter delil bulunmadığına ve beraat istemine ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak;
TCK’nın 6/1-g maddesinde, ceza kanunlarının uygulanmasında, basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınların anlaşılacağının belirtilmesi karşısında, müştekinin kişisel verilerini, belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilme imkanı bulunan bir arkadaşlık sitesinde, hukuka aykırı olarak yayan sanık hakkında, hükümden önce 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun geçici 1. maddesinin, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir.” hükmü gereğince, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.