Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/10847 E. 2017/402 K. 17.01.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/10847
KARAR NO : 2017/402
KARAR TARİHİ : 17.01.2017

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2012 tarih 2012/121 esas, 2012/353 karar sayılı ilamının sanık müdafii tarafından hükmün tamamına, mağdur … vekili tarafından ise sadece vekalet ücretine yönelik olarak temyizi üzerine Dairemizin 01.10.2014 tarih ve 2013/28527 esas ve 2014/19183 karar sayılı ilamı ile;
1) Olay tarihinde sevk ve idaresindeki kapalı kasa kamyonetle meskun mahal dışında alacakaranlık ve aydınlatması olmayan mahalde seyri sırasında, yolun karşı yön trafiğine ait bölümüne geçerek aracının sağ ön kısmı ile karşı istikametteki şeridinde gelmekte olan motosiklet ile çarpışması neticesinde, bir kişinin ölümü ve bir kişinin nitelikli şekilde yaralandığı olayda; asli kusurlu olan sanık hakkında, TCK’nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi gözetilerek adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca asgari hadden daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, asgari hadde yakın şekilde eksik ceza tayini,
2) Sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilip verilmeyeceği mahkemenin takdirinde ise de, mesleği şoförlük olmayan ancak dosya içinde sürücü belgesi olduğu anlaşılan sanık hakkında sürücü belgesinin bulunmadığından bahisle yasal olmayan gerekçe ile TCK’nın 53/6. maddesi gereğince geri alınmasına yer olmadığına, buna bağlı olarak da sanığın şoförlük yapmaktan yasaklanmasına karar verilmesi,
3) TCK’nın 52/4. maddesi gereğince taksitlendirilmesine karar verilen adli para cezasının taksitlerinden birinin zamanında ödenmemesi halinde, geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi ile yetinilmesi gerekirken, iki ayrı bentte olmak üzere “yasal ihtarlara rağmen ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” ve “taksitlerden birinin ödenmemesi halinde kalan cezanın tümden tahsiline sanığa ihtarına (ihtarat yapılamadı) şeklinde hüküm kurulması,

4) Kendisini vekille temsil ettiren katılan … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin nazara alınmaması” gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiş, mahkemece de bozma ilamına uyularak sanık hakkında TCK’nın 85/2, 62, 52/2-4. maddeleri uyarınca neticeten 24.300 TL adli para cezasına hükmedilmiş ise de;
a) 18.09.2012 tarihli duruşmada mağdur … … sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği, katılan vekilinin de şikayetten ve davadan vazgeçtiğini aynı celse ve 18.12.2012 tarihli celsede beyan ettiği, 05.06.2012 tarihli vekaletname içeriğinden de, şikayetten ve davadan vazgeçme hususunda yetkili olduğu, dolayısıyla katılma kararının hükümsüz kaldığı gözetilmeden CMUK’un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının olduğu dikkate alınmadan, sanık hakkında fazla ceza tayini,
b)Şikayetten ve davadan vazgeçen katılan lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a) Sanık hakkında hükmedilen 3 yıl 4 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının ve kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine ve TCK’nın 52/3. maddesine aykırı davranılması,
b) Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında 5237 sayılı TCK’nın 50/4. maddesinin gösterilmemesi,
c) TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği hususunda sanığa ihtarat yapılmayarak, TCK’nın 52/4. maddesine aykırı davranılması,
d) Sanığa ait geçerli sürücü belge numarasının 46201 olmasına rağmen, 16201 sicil numaralı sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.