Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2016/10070 E. 2018/10708 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/10070
KARAR NO : 2018/10708
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 1-Katılan sanık … hakkında; TCK’nın 22/6. maddesi gereği ceza verilmesine yer olmadığına
2-Sanık … hakkında; TCK’nın 85/2, 62/1, 50/1-a-4, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanık … hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, katılan sanık …’ın mahkumiyetine ilişkin hükümler, mahalli Cumhuriyet savcısı, sanık … müdafii, katılan sanık … ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Katılan sanık … hakkında verilen “ceza verilmesine yer olmadığına” dair hükme yönelik mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 22/6-1. cümlesinin uygulanabilmesi için taksirle hareket sonucu neden olunan neticenin, münhasıran sanığın kişisel ve ailevi durumu bakımından artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açması gerektiği, katılan sanığın sevk ve idaresindeki kamyonet ile istiap haddinin üzerinde yolcu ile seyir halindeyken, tali yoldan ana yola kontrolsüz bir şekilde çıkması sonucu, ana yoldan gelen çöp kamyonunun katılan sanığın kamyonetinin sol arka tarafına çarptığı ve kamyonette bulunan sanığın annesi, oğlu ve kardeşinin kızının öldüğü olayda; aynı evde yaşamadığı yeğeni …’ın ölümüne de neden olması nedeni ile sanık hakkında TCK’nın 85/2. maddesine göre temel cezanın belirlenmesi ve temel cezanın belirlenirken TCK’nın 61. maddesinde belirlenen bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütler ve aynı Kanunun 3. maddesindeki adalet, hakkaniyet ve orantılılık ilkesi gözetilerek, mahkumiyet hükmü kurulması gerekir iken, aynı evde yaşamayan kardeşinin kızının ölümü nedeni ile koşulların oluşmadığı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK’nın 22/6. maddesi uyarınca yazılı şekilde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
2- Sanık … hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik olarak, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sanığın kusuru olmadığına, katılanlar vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın tali kusurlu olarak üç kişinin ölümü ile birlikte, dört kişinin nitelikli, üç kişinini ise basit şekilde olmak üzere, toplam yedi kişinin yaralanmasına neden olduğu olayda; taksirli suçlarda iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu,meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınarak, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden; meydana gelen zararın ağırlığı karşında, alt sınırdan uzaklaşılması gerekir iken, yazılı şekilde alt sınırdan ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.