Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/7849 E. 2016/5271 K. 30.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7849
KARAR NO : 2016/5271
KARAR TARİHİ : 30.03.2016

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK’nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 179/2, 62/1, 53/1, 50/1-a, 52, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığa tayin olunan 2 ay hapis cezasından, TCK’nın 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 1 ay 20 gün hapis cezası yerine 25 gün hapis cezası hükmolunup, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında da hesap hatası sonucu noksan tespit edilen ceza miktarı esas alınarak 500,00 TL eksik adli para cezası hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni olarak kabul edilmemiş, Kanun yollarına başvurulmasından dolayı yapılan yargılama giderlerinin de CMK’nın 330. maddesi uyarınca belirli koşullar altında sanığa yüklenmesi gerektiğinden yargılama giderlerinin toplam miktarının hüküm tarihinde tam olarak belirlenememesi ve hüküm kesinleşinceye kadar yapılan giderlerin miktarı da gözetilerek hesaplanacak olan yargılama giderlerinin 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile CMK’nın 324/4. maddesine eklenen cümlenin atıfta bulunduğu 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususunun infaz aşamasında re’sen değerlendirilebilecek olması nedeniyle karar tarihi itibariyle 14,00 TL olarak hesaplanan yargılama giderlerinin sanığa yükletilmesi bozma nedeni olarak kabul edilmemiş, tebliğnamedeki bu yönden hükmün düzeltilerek onanmasını öneren (2) numaralı görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükmedilen ceza miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK’nın 53/1. maddesinde, kişinin kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, anılan maddede belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılacağının belirtilmesi ve aynı Kanun’un 50/5. maddesinde, “Uygulamada asıl mahkumiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbirdir.” hükmüne yer verilmesi karşısında, hükmedilen hapis cezası TCK’nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezası seçenek yaptırımına çevrilen sanık hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususda aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 53. maddenin uygulanmasına ilişkin 1 numaralı bölümünün 3. paragrafının hükümden çıkarılması suretiyle, eleştirilen husus dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.