Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/5811 E. 2016/1075 K. 02.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5811
KARAR NO : 2016/1075
KARAR TARİHİ : 02.02.2016

Tebliğname No : 12 – 2014/363492
Mahkemesi : Bor Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 04/09/2014
Numarası : 2014/344-2014/228
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, Türk Ceza Kanunu’nun 179/3-2, 62/1. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair Altunhisar Sulh Ceza Mahkemesi’nin 27/04/2010 tarih, 2010/1 esas, 2010/10 sayılı kararını müteakip sanığın deneme süresi içerisinde 14/08/2013 tarihinde tehdit suçunu işlediği; Aksaray 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği ve hükmün 25/02/2014 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Bor Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04/09/2014 tarih, 2014/344 esas, 2014/228 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Adli sicil kaydında silinme koşulları oluşmuş suça ilişkin kayıttan başka sabıkası bulunmayan sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmolunan 25 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 02/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.