YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5019
KARAR NO : 2015/10887
KARAR TARİHİ : 16.06.2015
Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde, jandarma görevlileri tarafından icra edilen devriye faaliyeti sırasında .. İli, .. İlçesi, .. Köyü yol ayrımında jandarmayı görünce hızlı bir şekilde durarak araç içerisinden inen sanıklar … ile temyize gelmeyen sanıklar … ve … acele şekilde araç içerisinde bulunan çanta ve çuvalı çıkardıklarının ve gizlemeye çalıştıklarının görülmesi üzerine yapılan incelemede, araca yaklaşık 10 metre mesafede saman içerisine gizlenen tarafsız arkeolog bilirkişi raporu ile tamamının 2863 sayılı Kanun kapsamında taşınır kültür varlığı niteliğini haiz bulunduğu belirlenen 72 adet dokuma ağırlığının, 1 adet dedektör ve dedektöre ait parçalar ile aracın bagajında 3 adet kazma ve 1 adet küreğin ele geçirildiği, sanıklar … ile … aşamalarda değişmeyen savunmalarında; suç tarihinde diğer sanıklar ile bir araya gelerek maden ve mermer yatakları olabileceğini düşündükleri, ayrıca doğalgaz boru hattının geçtiği, … Köyü,.. Mevkiine gittiklerini, çevrede herhangi bir maden veya mermer yapısı olup olmadığını araştırdıklarını, geriye dönerken daha önce kepçe ile kazılan atık hafriyatını incelediklerini, sanıklardan … hafriyat içinde bulunan taşlardan 8-10 kilo kadar çuvala koyarak sanık … ait araca yerleştirdiğini, … Köyü yol ayrımında jandarmaları görünce araçta bulunan çuval ve dedektörü saklamaya çalıştıklarını, kolluk kuvvetlerinin araç ve çevre kontrolü sırasında saklamış oldukları dedektör ve taşları, ayrıca aracın bagajında bulunan kazma ve küreği bularak el koyduklarını, kesinlikle yeni bir kazı yapmadıklarını, suça konu taşları daha önce kepçe ile kazılmak sureti ile açılmış bulunan yerdeki hafriyat içerisinden aldıklarını beyan ettikleri, tutanak tanığı … da yeminli beyanında; sanıkların suça konu eserleri buldukları yerde yeni kazılmış bir çukur bulunmadığını, taze kazı izi mevcut olmadığını, söz konusu yerin daha önce kepçe veya benzer bir makine ile kazılmış olduğunu beyan ettiği, mahkemece icra edilen keşfe katılan fen bilirkişi raporunda, kazı yapılan yerin sit alanı içerisinde bulunmadığının saptandığı, polis memuru bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise, olay yerinde 15 metre çapında 1,5 metre derinliğinde kazılmış bir çukur olduğu, çevresinde bol miktarda seramik yahut çömlek kırıklarının görüldüğü, çukurun mevcut görüntüsüne göre elle kazılamayacağı, çukur içerisinde muhtemelen iş makinelerine ait olduğu tahmin edilen tekerlek izlerinin olduğu, bundan dolayı da kepçe traktör yahut benzer bir iş makinesi ile kazılmış olabileceği hususlarının tespit edildiği,… cevabi yazıları ile suça konu yere ilişkin 2863 sayılı Kanun kapsamında tescili yapılmış herhangi bir sit veya korunması gerekli kültür varlığı kaydının bulunmadığının bildirildiği,
Mahkemece bozma ilamından önce yapılan yargılama neticesinde sanıkların izinsiz olarak araştırma yapmak suçundan mahkumiyetlerine karar verildiği, Dairemizin 17/09/2013 tarihli 2013/93-20420 sayılı ilamı ile suça konu taşınmaz üzerinde arkeolog ve üniversitelerin sanat tarihi bölümlerinde görevli öğretim üyelerinin de yer aldığı tarafsız bilirkişi heyeti marifetiyle keşif yapılarak sanıklar tarafından izinsiz araştırma yapılan taşınmazın 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı niteliğinde bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiğinden bahisle bozma kararı verildiği, mahkemece bozma ilamına uyularak mahallinde keşif icra edildiği, üçlü bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu raporu ile sanıklar tarafından araştırma yapılan yerin korunması gerekli kültür varlığı niteliğini haiz ören yeri olduğunun belirtildiği,
5728 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde düzenlenen izinsiz araştırma yapma suçu ile 2863 sayılı Kanunun 6. maddesinde belirtilen kültür ve tabiat varlıklarında, bunların koruma alanlarında, tespit ve tescil edilmiş sit alanlarında araziye fiziki müdahale teşkil etmeyen toprak üstünde veya su altında kültür ve tabiat varlıklarının araştırılmasına yönelik eylemleri yaptırım altına alındığı, somut durumda ise tarafsız bilirkişi raporu ile 2863 sayılı kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli ören yeri olduğu belirlenen taşınmazda, sanıklar tarafından, dedektör ile araziye fiziki müdahale oluşturmayacak şekilde araştırma yapıldığının sabit olduğu ve bu nedenle 2863 sayılı Kanunun 5728 sayılı Kanun ile değişik 74/2 maddesi uyarınca mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, “taşınmazın 2863 Sayılı Yasanın 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı niteliğinde olmadığı” şeklinde hatalı gerekçe ile sanıkların ile beraatlerine dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.