Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/383 E. 2015/13993 K. 29.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/383
KARAR NO : 2015/13993
KARAR TARİHİ : 29.09.2015

Tebliğname No : 12 – 2014/180970
Mahkemesi : Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13/02/2014
Numarası : 2013/111 – 2014/63

Davacı vekilinin 20.03.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle sahibi olduğu çaylara el konulduğunu, yapılan kovuşturma sonunda üzerine atılı suçla ilgili olarak kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağı olan Muş Cumhuriyet Başsavcılığının, 2012/4748 Soruşturma – 2012/2204 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; şüpheliye (davacıya) ait çaylara, kaçakçılık suçu nedeniyle, 14.12.2011 – 25.02.2013 tarihleri arasında el konulduğu, yapılan soruşturma sonunda hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın itiraz incelemesi sonucu 21.01.2013 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 20.03.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak
Davacının davasının dayanağını teşkil eden Muş Cumhuriyet Başsavcılığının, 2012/4748 Soruşturma – 2012/2204 Karar sayılı ceza dava dosyasında yürütülen soruşturma sırasında suç konusu olduğu iddiasıyla davacıya ait 38.880 kg çaya 14.12.2011 tarihinde el konulduğu, soruşturma dosyasına ibraz edilen faturaya göre çayın 1 kg fiyatının 1,25 TL olarak belirlendiği ve çayların 25.02.2013 tarihinde davacıya teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, dava konusu çayların davacı tarafından satışına ilişkin fatura ve irsaliyeler celbedilerek, el koyma tarihinden teslim tarihine kadar çayların satışından elde edilebilecek kar oranı hesaplanmak suretiyle davacının zararının araştırılması gerekirken, el koyma tarihi ile iade tarihi arasındaki döviz kuru farkına bakılmak suretiyle davacının zararının bulunmadığına ve tazminat talebinin reddine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.09.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.