Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/3814 E. 2015/18524 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3814
KARAR NO : 2015/18524
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

Mahkemesi : Ağır Ceza Mahkemesi

Davacıların tazminat taleplerinin reddine ilişkin hükümler, davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
Dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği ve dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.05.2014 tarih, 2014/141 esas, 2014/229 sayılı kararında da belirtildiği üzere beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların Yazı İşleri Yönetmeliğine göre süresinde tebliğ edilip kesinleşme tarihinden itibaren her halükarda 10 yıl, kesinleşmiş kararların tebliğinden itibaren ise, 3 ay içinde tazminat davalarının açılması gerektiği ve dava süresi bakımından en lehe olan Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulü ile her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında 10.04.1997 tarihinde verilen beraat hükmü ile tazminat davalarının açılmış olduğu 06/12/2010 ila 10/05/2012 tarihlerine kadar 10 yıldan fazla süre geçtiği, davacıların bu uzun süre içerisinde haklarındaki beraat hükmünden haberdar olmadıklarından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağının anlaşılması ve mahkeme tarafından aynı yönde yapılan değerlendirme sonucu, davanın 10 yıllık süreden sonra açıldığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığından, davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.