Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/245 E. 2015/3428 K. 25.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/245
KARAR NO : 2015/3428
KARAR TARİHİ : 25.02.2015

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 62. maddeleri gereğince mahkumiyet.

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihi olan 23.06.2006 günü saat 12:15 sıralarında, sürücülüğünü sanık …’nın yaptığı .. plakalı aracın, … istikametinden … istikametine doğru, orta refüj ile bölünmüş ve kendi istikametinde 7,2 metre genişliğindeki yolda seyrettiği esnada, araç sürücüsünün yolun solunda bulunan 1,5 metre genişliğindeki bankete girdiği ve aracın hakimiyetini kaybederek sağa doğru savrulduğu, sağ taraftan yol dışına çıkıp bir toprak birikintisine aracın sağ ön kısmı ile vurduğu ve 17 metre ileriye savrularak durabildiği, aracın ön sağ tarafında bulunan ve kaza esnasında araçtan dışarıya savrularak hayatını kaybeden …’un araç sahibi olduğu, aracın arka tarafında yolculuk eden …’un eşi olan …, çocukları olan …… ve … ile amcasının oğlu olan …’un yaralandıkları, aracı kullanan …’nın ise hafif yaralı kurtulduğu, her ne kadar katılan … yargılama aşamasında sanıktan şikayetçi olduğunu beyan etmiş ise de ilk ifadelerinde sanıktan şikayetçi olmadıklarını beyan etmesi ve mağdur …’un da sanıktan şikayetçi olmaması karşısında, sanık hakkında taksirle bir kişinin ölümüne neden olmak suçundan …Asliye Ceza Mahkemesine davanın açıldığı, her ne kadar sanık … yargılama aşamasında talimatla alınan 28.01.2009 ve 19.02.2014 tarihli ifadelerinde atılı suçlamayı kabul etmemiş, kazayı yapan aracı kullanmadığını ve olay anında araçta olmadığını beyan etmiş ise de; soruşturma aşamasında 16.08.2006 tarihinde alınan ifadesinde, aracı kendisinin kullandığını, aracın ön rot başının çıkması nedeni ile araç hakimiyetini kaybettiğini ve kaza yaptıklarını beyan ettiği, yine sanık …’nın 18.08.2009 tarihli hakim havaleli temyiz dilekçesinde de, kaza yapan aracı kendisinin kullandığını, aracın hakimiyetini kaybetmesi nedeni ile kaza yaptıklarını, ancak kendisine verilen para cezasını ödeyecek maddi gücünün olmadığını beyan ettiği, katılan…un verdiği tüm ifadelerde, aracı sanık …’nın kullandığını beyan ettiği, yine tanık sıfatı ile dinlenen ölenin kardeşleri … ile …’un verdikleri 24.06.2006, 14.07.2006 tarihli ifadelerden, olay anında sanık …’nın da araç içerisinde bulunduğunun anlaşılabildiği, olaydan sonra olay yerine giden ve ilk incelemeleri yapan trafik polislerinden olan tanık …’ın …Cumhuriyet Başsavcılığı’nda verdiği 01.08.2007 tarihli ifadesinde, aracın sağ ön kısmı ile toprak parçasına çarptığını, bu nedenle şoför kısmının hasarlı olmadığını, olay yerinde araç önünde ayakta bulunan ve adı … olan kişiye aracı kimin kullandığını sorduklarını, … isimli kişinin de yerde yaralı olarak yatan kişinin aracı kullanan kişi olduğunu söylediğini, ancak şoför mahallinin hasar almaması nedeni ile durumdan şüphelendiklerini ve bu kişiye ısrarla şoförün kim olduğunu sorduklarını, ancak ismi … olan ve yaralanması olmayan kişinin şoför olarak yerde yatan kişiyi gösterdiğini beyan ettiği, ayrıca tanık …’ın dosyadaki hasarlı aracı ve önünde ayakta duran bir kişiyi gösterir fotoğraftan, isminin … olduğunu bildiği kişiyi teşhis ettiği, bu fotoğrafın incelenmesiyle tanık ….’ın teşhis ettiği ve isminin … olduğunu bildiği kişinin, dosyada nüfus cüzdanı fotokopisi bulunan sanık …’nın resmine benzediği, yine her ne kadar sanık … 16.08.2006 tarihli ifadesinde beyan ettiği adres bilgisi ile ilk kararı temyiz ettiği 18.08.2009 tarihli temyiz dilekçesinde beyan ettiği adres bilgisi, diğer ifadelerinde beyan ettiği adreslerden farklı ise de, sanığın suçlamaları kabul etmediği ifadelerinde beyan ettiği adreslerden de taşındığı, sanığın 01.04.2014 tarihli temyiz dilekçesinde de, son ifadesi olan 19.02.2014 tarihli talimat mahkemesinde beyan ettiği adresinden farklı bir adres bildirmesi karşısında, sanık …’nın olay anında kaza yapan araçın içerisinde bulunduğu ve aracı kullanan kişinin de sanığın kendisi olduğu kanaatine varıldığından, tebliğnamede eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, atılı suçu işlemediğine, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.