YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16685
KARAR NO : 2017/4813
KARAR TARİHİ : 07.06.2017
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile TCK’nın 85/1, 62/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirle öldürme suçundan yapılan yargılama sonucunda, sanığın TCK’nın 85/1, 62/1, maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, CMK’nın 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca sanığın 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Kaş Asliye Ceza Mahkemesinin 14.02.2012 tarih, 2011/618 esas, 2012/128 karar sayılı, 14.03.2012 tarihinde kesinleşmesi yapılan kararını müteakip denetim süresi içerisinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle hükmün CMK’nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ilişkin Kaş Asliye Ceza Mahkemesi’nin 06/ 11 /2014 tarih, 2014/357 – 2014/625 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, seçenek yaptırımlarının sanık hakkında uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Ceza Muhakemesi Kanununun 230/2. maddesinde aynı Kanunun 223. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen hallerden hangisine dayanıldığının delilleri ile birlikte gösterilmesi gerektiği, 232/6. maddesinde ise mahkeme tarafından verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir. Yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi, yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacaktır. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmaktadır. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. İncelenen dosya kapsamına göre; somut olayda, iddia, savunma ve kabul ile kabulü sağlayan delillerin gösterilmemesi, sanık hakkında taksirle öldürme suçundan yapılan yargılamada, sanıkların hangi eylemlerinin ne şekilde taksirle öldürme suçunu oluşturduğu hususunun açıklanmaması suretiyle gerekçesiz hüküm tesisi,
Kabule göre de;
…Sanayi Limited Şirket’inde sanığın, tesis sorumlusu, ölen …’ın ise işçi olarak görev yaptığı, kaza günü, tanık …’in parke makinasını çalıştırmasıyla birlikte İsmail’in, dinomo kablosunun yandığını söyleyerek makineye müdahale etmesi neticesinde kafasının makineye sıkışması sonucu öldüğü olayda; soruşturma aşamasında 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda, ” makinanın koruyucu kapaklarının üzerinde emniyet sivicinin olmaması, makinanın kapağının açılması durumunda makinanın otomatik olarak durmaması, işyerinde, işçisini mesleki yönden ve gerekse iş güvenliği yönünden yeterince egitmemiş denetlememiş ” olması nedeniyle olayın meydana gelmesinde sanığın kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de; anılan şirket tarafından dosyaya ibraz edilen 07.09.2011 tarihli şirkete ait görev dagılımını gösteren evrakta sanık, tesis sorumlusu olarak gösterilmiş olup, görev tanımı kısmında sanığın görevinin ” şantiyeye giriş çıkışlar, üretim işleri, satış işleri,sevkiyat ve şantiyenin genel koordinesinden sorumlu ” olduğu şeklinde belirtildiği görülmekle,…Sanayi Limited Şirketi’ni, temsil ve ilzama yetkilisini gösterir şekilde ticaret sicil kaydının getirtilerek, iş yerinde iş emniyetinin sağlanması, çalışma organizasyonunun düzenlenmesi, talimat verme ve gerekli tedbirleri alma hususlarında yetki ve sorumluluğu bulunan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulup, dava açılması saglanıp açılan davanın incelemeye konu dosya ile birleştirilip sanıkların kusur durumlarına ilişkin teknik bilirkişiden rapor aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.