Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/16412 E. 2017/2388 K. 27.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16412
KARAR NO : 2017/2388
KARAR TARİHİ : 27.03.2017

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacılar …, …,
… ve … için; 46,62’şer TL
maddi ve 100’er TL manevi tazminatın davalıdan
alınarak davacılara verilmesine,
Davacı … için; Davanın reddi,
Davacı … için; 23,31 TL maddi ve
50 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak
davacıya verilmesine

Davacılar …, …, …, … ve …’ın tazminat taleplerinin kısmen kabulüne ilişkin hükümler ile davacı …’ın tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Davalı vekilinin davacılar …, …, …, … ve …’ın tazminat taleplerinin kısmen kabulüne ilişkin hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Davalı vekilinin temyizinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenen katılma yolu ile temyiz vasfında olmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarlarına göre hükümlerin davalı vekili açısından kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin davacı …’ın tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin eksik araştırma ve incelemeye, tazminat miktarına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA,

3- Davalı vekili ve davacı vekilinin davacı …’ın tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davanın tümüyle reddine karar verilmesi karşısında, davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasına ”Davanın tümüyle reddine karar verildiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen 3.000 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalı … Hazinesine verilmesine” şeklinde bir bent eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Davacı vekilinin davacılar …, …, …, … ve …’ın tazminat taleplerinin kısmen kabulüne ilişkin hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacıların ”24/05/2013” olan serbest bırakılma tarihlerinin hüküm fıkrasında ”24/05/2011” olarak yanlış yazılması ile yasal faizin gözaltı tarihinden itibaren talep edildiği dikkate alınmadan, kabul edilen manevi tazminat miktarlarına karar tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün A bölümünün 1 ve 2 numaralı bentlerindeki ”24/05/2011” ibarelerinin çıkarılarak yerlerine ”24/05/2013” ibaresinin yazılması, hükmün A bölümünün 2 numaralı bendindeki ”karar tarihinden” ibaresinin çıkarılarak yerine ”gözaltı tarihi olan 22/05/2013 tarihinden” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.