Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/15330 E. 2018/2266 K. 28.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15330
KARAR NO : 2018/2266
KARAR TARİHİ : 28.02.2018

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Organ veya doku ticareti
Hüküm : Sanık … hakkında; TCK’nın 91/3-1,35,62/1,53,58 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık … hakkında; TCK’nın 91/3-1,35,62/1,53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Organ veya doku ticareti suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hüküm, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık … ‘ın mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Organ veya doku ticareti yapılmasının suç olarak tanımlandığı TCK’nın 91/3. maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, burada önemli olan hususun organ veya dokunun para veya sair bir maddi menfaat karşılığında tedavüle tabi tutulması olup, suçun oluşması için ödemenin ne zaman yapıldığının ya da yapılıp yapılmadığının öneminin olmaması, hatta organ veya dokunun alınmasına dahi gerek bulunmaması karşısında, somut olayda yasa maddesinde öngörülen suçun tamamlandığı anlaşılmakla sanığa tayin edilen cezadan TCK’nın 35/2. maddesi gereğince indirim yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,
2- Sanık …’ın mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Organ veya doku ticareti yapılmasının suç olarak tanımlandığı TCK’nın 91/3. maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, burada önemli olan hususun organ veya dokunun para veya sair bir maddi menfaat karşılığında tedavüle tabi tutulması olup, suçun oluşması için ödemenin ne zaman yapıldığının ya da yapılıp yapılmadığının öneminin olmaması, hatta organ veya dokunun alınmasına dahi gerek bulunmaması karşısında, somut olayda yasa maddesinde öngörülen suçun tamamlandığı anlaşılmakla sanığa tayin edilen cezadan TCK’nın 35/2. maddesi gereğince indirim yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Mahkemece tekerrüre esas alınan ve dosyada mevcut bulunan Ödemiş Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/1055 – 2012/245 sayılı TCK’nın 125/1-3-a maddeleri gereğince 1 yıl erteli 10 ay hapis cezasına ilişkin ilamın kesinleşme tarihinin iş bu dosyanın suç tarihi olan 14.03.2012 tarihinden sonra 15.03.2012 olduğu ve bu nedenle anılan ilamın tekerrüre esas olmadığı gözetilmeksizin, sanık hakkında yazılı şekilde tekerrür hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasında sanık … hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.