YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/14954
KARAR NO : 2016/2548
KARAR TARİHİ : 19.02.2016
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2, 62, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, duruşmalı temyiz isteminde bulunan sanıklar müdafilerinin katılımı ile duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ve müdafilerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
2- Bozmaya uyma kararı, ara kararı niteliğinde olmayıp, davanın esasını çözen kararlardan olup mahkemece bozmaya uyulmakla; bozma ilamında gösterilen esaslara göre işlem yaparak karar verme ödevi doğmaktadır. Sonradan, bu kararın bir kısmından veya tamamından açıkça ya da zımnen dönülerek ilk hükmün aynen kurulması “bozmaya uyma” kararının hüküm ve sonuçlarını ortadan kaldırmayacaktır. Bu nedenle, uyulan bozma kararı doğrultusunda karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanıklar hakkında yeniden tayin olunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM ŞERHİ:
19.02.2016 tarihinde verilen iş bu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı … huzurunda, duruşmada Sanık … ve sanık …’ın savunmasını yapmış bulunan Av. … ve Av. …’nun gelmedikleri, sanık … müdafii Av. … tarafından yetki belgesiyle yetkilendirilmiş bulunan Av. …’ün geldiği anlaşılmakla, 19.02.2016 tarihinde yüzüne karşı verilen karar usulen ve açık olarak tefhim olundu.