Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/1436 E. 2015/13888 K. 28.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1436
KARAR NO : 2015/13888
KARAR TARİHİ : 28.09.2015

Tebliğname No : 12 – 2015/35
Mahkemesi : Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 30.09.2014
Numarası : 2014/320-2014/333

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davacı vekilinin 18.07.2014 havale tarihli dilekçesi ile müvekkili olan davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunduğu, 14.08.2014 tarihli dilekçesi ile tazminat davasından feragat ettiklerini bildirdiği, mahkemece 30.09.2014 tarihli karar celsesinde beyanı alınan davacı asilin avukat tarafından tazminat davası açıldığından haberi olmadığını, avukatın dava açıldıktan sonra kendisi ile görüşmesi üzerine haberdar olduğunu, kendisinin muvafakat etmemesi üzerine avukatın feragat dilekçesi verdiğini, davanın açılmasına ve devamına muvafakatının olmadığını belirtiği, mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, ancak davacı asilin davanın açılmasına muvafakatının olmadığını belirtmesi karşısında davalı hazine lehine tayin olunan vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davanın açılmasına sebebiyet veren davacı vekilinden tahsiline karar verildiği, davacı vekilinin hükmün davanın feragat nedeniyle reddine dair kısmına yönelik herhangi bir temyiz talebinin bulunmadığı, ancak davalı hazine lehine vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin kendisinden tahsiline karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla vekilin hükmü ancak davacı adına ve lehine temyiz edebileceği, davacıdan bağımsız olarak ve davacının aleyhine olacak şekilde temyiz etme hakkının bulunmadığı dikkate alındığında, davacı vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMK’nın 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.