Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/13465 E. 2015/19067 K. 08.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13465
KARAR NO : 2015/19067
KARAR TARİHİ : 08.12.2015

Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın TCK’nın 85/1, 22/3. maddeleri gereğince 5 yıl 4 ay hapis cezasına mahkumiyetine ilişkin 27.09.2007 tarihli hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin 19.11.2011 tarihli ilamıyla “adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bulunmayacak şekilde asgari haddin çok üzerinde temel ceza tayin edilmesi ve olayda bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığının gözetilmemesi” sebepleriyle bozulmasından sonra, mahkemece önceki hükümde direnilmesine karar verildiği, sanık müdafinin başvurusu üzerine dosya üzerinde inceleme yapan Yargıtay Ceza Genel Kurulunca bu hükmün “yeniden hüküm kurulmadan direnme kararı verilmesi” sebebiyle usul yönünden bozulmasından sonra, mahkemenin Dairemizin bozma ilamına uyarak yeniden yaptığı yargılama sonunda TCK’nın 85/1. maddesi uyarınca temel cezanın bu kez 3 yıl 8 ay hapis olarak tayin edilip, TCK’nın 62. maddesi ile yapılan indirimle netice cezanın 3 yıl 20 gün hapis olarak tayini Yargıtay bozma ilamını etkisiz hale getirmeye matuf olduğu kanaatini doğurmakta ise de, mahkemenin takdirinin bu yönde olması nedeniyle bu husus bozma nedeni yapılmamıstır.
Suç tarihinde 71 yaşında ve ev hanımı olup, sabıkası bulunmayan, duruşmalardaki iyi hali sebebiyle hakkında TCK’nın 62. maddesi gereğince takdiri indirim yapılan, tüm dosya kapsamından başkaca olumsuz herhangi durumu saptanamayan sanığa tayin edilen hapis cezasının Kanundaki ifadeleri tekrardan ibaret, yetersiz gerekçeyle TCK’nın 50. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.12.2015 tarihinde oyçokluğuyla ile karar verildi.

Muhalefet Şerhi:

Yerel mahkemenin “sanığın dosyaya yansıyan kişiliği, yargılanma sürecinde duyduğu pişmanlığı ve taksire dayalı kusurun derecesi dikkate alınarak, hakkında taksirli suçtan dolayı verilen ve kısa süreli olmayan hürriyeti bağlayan cezanın adli para cezası seçenek yaptırımına çevrilmesine “YER OLMADIĞINA” kararındaki gerekçe yasal ve yeterli olduğundan, çoğunluğun bu husustaki bozma düşüncesine katılmıyoruz.