YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13060
KARAR NO : 2017/4626
KARAR TARİHİ : 01.06.2017
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62, 52/2, 51/1-3, 53. maddeleri gereğince (2 kez) mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında 27/11/2013 tarihli iddianame ile açılan davaya katılmasına karar verilen Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün, 07/03/2014 tarihli iddianame ile açılan davadan ve 2014/49 Esas, 2014/93 Karar sayılı dosya kapsamında verilen 18/03/2014 tarihli birleştirme kararından haberdar edilmemesi karşısında, suçtan zarar gören Çevre ve Şehircilik Bakanlığı adına hazine vekilinin temyiz istemi, birleşen dosya yönünden davaya katılma talebi olarak değerlendirilmiş olup, şikayetçi kurumun, 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca birleşen dosyadaki davaya katılan olarak kabulüne karar verilmek suretiyle yapılan incelemede;
Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 04/12/1998 tarih ve 3332 sayılı kararı ile 3. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde kalan taşınmaz üzerine … tarafından kaçak mesken inşa edilmekte olduğunun 24/09/2013 tarihli yapı tatil zaptı ile tespit edildiği, …’ün Belediye Başkanlığına sunduğu aynı tarihli dilekçede kaçak inşaatın kızı olan sanık … tarafından yapıldığını beyan etmesi üzerine, sanık …’in taşınmazda gerçekleştirdiği eylemlere ilişkin olarak 14/10/2013 tarihli kaçak yapı görgü ve tespit tutanağının tanzim edildiği, 24/09/2013 tarihli yapı tatil zaptı ve 14/10/2013 tarihli tutanağa istinaden sanık hakkında Çaykara Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2013 tarihli ve 2013/325 Esas no’lu iddianamesi ile dava açıldığı,
Sanık … hakkında Çaykara Cumhuriyet Başsavcılığının 07/03/2014 tarih ve 2014/45 Esas sayılı iddianamesi ile 10/10/2013 tarihli tutanak içeriğine istinaden ayrı bir dava daha açıldığı ve dosyanın Çaykara Asliye Ceza Mahkemesinin 18/03/2014 tarih, 2014/49 Esas, 2014/93 Karar sayılı ilamı ile mahkemenin 2013/259 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Dava konusu yere ilişkin olarak sanığın babası … hakkında düzenlenen 10/10/2013 tarihli kaçak yapı tespit tutanağı içeriğinin, sanık … hakkında tanzim edilen 14/10/2013 tarihli kaçak yapı tespit tutanağı ile birebir örtüştüğü, birleşen 2014/49 Esas sayılı dava konusunun, 2013/259 Esas sayılı dosyadaki dava konusu ile aynı olduğu, bu itibarla birleşen dosya yönünden davanın reddi kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve,
2) 2013/259 Esas sayılı dosyada, 24/09/2013 tarihli ilk tespitten sonra eylemlerine devam eden sanık hakkında 14/10/2013 tarihli kaçak yapı tespit tutanağının tanzim edildiği, aynı taşınmaz üzerinde, iddianamenin kabulü tarihine kadar gerçekleşen her bir inşai ve fiziki müdahalenin, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında değerlendirilebileceği, açıklanan nedenle sanık hakkında temel ceza tayin edildikten sonra TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin iki ayrı mahkumiyet hükmü tesis edilmesi kanuna aykırı,
3) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “01/10/2013 – 14/10/2013” şeklinde gösterilmesi isabetsiz,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanık hakkında TCK’nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.