Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/10413 E. 2015/13647 K. 17.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10413
KARAR NO : 2015/13647
KARAR TARİHİ : 17.09.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/177664
Mahkemesi : Bakırköy 55. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 21.01.2015
Numarası : 2014/1065 – 2015/42

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık E.. D..’nin TCK’nın 179/3-2 ve 62, 53/1-3 maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 21/01/2015 tarihli ve 2014/1065 esas, 2015/42 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, TCK’nın “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.” şeklindeki 50/3. maddesinin emredici hükmü karşısında, sanık hakkında otuz günden az süreyle hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın aynı Kanun’un 50/1. maddesinde yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde yasal zorunluluk olduğunun gözetilmediği ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden bahisle CMK’nın 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 11.05.2015 gün ve 94660652- 105-34- 4016- 2015-9260/29921 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.05.2015 gün ve 2015/177664 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma olarak tespit edilen eyleminden dolayı TCK’nın 179/3-2, 62, 53/1. maddeleri gereğince 25 gün hapis cezasına mahkumiyetine hükmedilmiş ise de; daha önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden;
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Bakırköy 55.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 21.01.2015 tarihli ve 2014/1065 esas, 2015/42 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hüküm fıkrasının 4. ve 7. bentlerinin çıkartılarak 4.bendin yerine “Sanığın TCK’nın 50/3. maddesindeki amir hükme göre, takdiren aynı Kanunun 50/1-a ve 52/2. maddelerine göre günlüğü 20 TL’den paraya çevrilerek sanığın neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,” bendinin eklenip diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.