YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10392
KARAR NO : 2015/13671
KARAR TARİHİ : 17.09.2015
Tebliğname No : 12 – 2015/181744
Mahkemesi : Çorum 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 17/12/2013
Numarası : 2012/204 – 2013/574
Suç : Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve mağdurlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yaralanmaları nedeniyle suçtan zarar gördükleri anlaşılan ve Dairemizin 26.03.2015 tarihli kararı üzerine kendilerine baro tarafından atanan vekilleri aracılığıyla hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradelerini ortaya koyan ve olay nedeniyle yaralanan mağdurların 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmalarına karar verilerek yapılan incelemede;
TCK’nın 50/4. maddesi gereğince hükmedilen uzun süreli hapis cezasının, bilinçli taksir nedeniyle adli para cezasına çevrilemeyeceği, mahkemece sanık hakkında tayin edilen sonuç cezanın 6 ay 20 gün hapis cezası olduğu, kısa süreli olan hapis ceazsının para cezasına çevrilebileceğinden bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan tüm, katılanlar vekilinin ise sanığın iki ayrı suçtan cezalandırılması gerektşiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olaydan yaklaşık yarım saat sonra 86 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın idaresindeki oto ile seyrederken kırmızı fasılalı ışkta kavşağa giriş yaptığı sırada solundan sarı fasılalı ışıktan kavşağa giriş yapıp geçişini sürdüren kamyonete çarptığı, şikayetçi olan dört kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek, bir kişinin nitelikli şekilde yaralandığı, sanığın asli kusurlu olduğu anlaşılmakla, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, oluş ve yaralanmalar nazara alınarak hak ve nasafete uygun olarak asgari hadden uzaklaşılarak ceza tayini yerine, alt sınırdan ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.