Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2015/10375 E. 2015/13616 K. 17.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10375
KARAR NO : 2015/13616
KARAR TARİHİ : 17.09.2015

Tebliğname No : 12 – 2014/333680
Mahkemesi : Niğde Ağır Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 16/04/2014
Numarası : 2013/353 – 2014/97
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonunda, 31/12/2008 tarihli karar ile sanığın 2863 sayılı Kanunun 65/b, 765 sayılı TCK’nın 59, 5271 sayılı CMK’nın 231/5 maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 117 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın sanık müdafii tarafından yapılan itirazın merciince reddi üzerine 16/02/2009 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, 5271 sayılı CMK’nın 231/8 maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu, daha sonra sanığın 16/01/2011 tarihinde “mühür bozma” suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Niğde 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 20/06/2011 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, anılan suçun işlendiği 16/01/2011 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemeye devam ettiği anlaşılmakla;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2 maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK’nın 102/4 maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2 maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 2001 – 2002 yıllarından itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK’nın 223/9 maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının isteme uygun olarak DÜŞMESİNE, 17/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.