Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/9394 E. 2014/25463 K. 12.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/9394
KARAR NO : 2014/25463
KARAR TARİHİ : 12.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/385250
Mahkemesi : Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13/09/2013
Numarası : 2013/23-2013/196
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın şikayetçinin damadı olduğu, olay tarihinde, sanığın, eşinden boşanmasına rağmen, şikayetçinin kızı olan eşiyle fiilen beraber yaşadıkları, ancak olaydan kısa süre önce tartışmaları nedeniyle, eşinin çocuklarını bırakarak müşterek evlerini terk ettiği, olay günü, sanığın, müşterek çocuklarını anneanneleri olan katılana bırakmak üzere, şikayetçinin evine geldiği, bir müddet oturduktan sonra, çocukları katılana bırakarak ayrıldığı, müştekinin sanığın telaşlı hareketlerinden ve sanıkta gördüğünü iddia ettiği cihazdan şüphelenerek, çocukları uyuttuktan sonra evde yaptığı aramada emanette kayıtlı suça konu ses kayıt cihazını bulduğu ve sonrasında sanıktan şikayetçi olması nedeniyle, sanığın kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu işlediği iddiası ile açılan davada; şikayetçinin evde yaptığı aramada, sanıkta gördüğü cihazı bulduğunda, cihazdaki kayıtlarda, sanığın bulunduğunda kayda başlandığı, sanık evden ayrıldıktan sonra, 6 saat boyunca, evde bulunan şikayetçi ve çocukların konuşmalarını kaydettiği, kaydın sonunda, şikayetçinin cihazı aradığı sırada kendi kendine konuşarak “karıştırmam lazım şuraları çünkü çocuğun yanında bakamadım. Boyu d….ce gezdi durdu şuralara alıcı malıcı bir şey atar ge…sice çocuklarımla kaldırmasın buraları ya iyice bakayım cebinden çıkarır çünkü onun işi belli olmaz” şeklinde beyanlarda bulunduğunun da kaydedildiğinin anlaşıldığı ve dosya kapsamından sanık evden ayrıldıktan sonra, eve yabancı kimse gelmediği anlaşıldığından; şikayetçi beyanı, kayıt içeriği ve dosya kapsamından, sanığın, sübut bulan ve eylemine uyan TCK’nın 133/1. maddesinde düzenlenen kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu oluşturduğu anlaşılmakla, sanığın bu suçtan sorumlu tutularak cezalandırılması gerektiği gözetilmeden; mahkemece “sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair müşteki beyanları haricinde her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı ve tam bir vicdani kanaat oluşturacak nitelikte somut delil elde edilemediği” gerekçeleri ile sanık hakkında beraat kararı verilmesi,
Kabule göre de;
Olay yerinden elde edilen ve adli emanetin 2012/149 sırasında kayıtlı 1 adet ses kayıt cihazının dosyada delil olarak saklanması yerine, 5237 sayılı TCK’nın 54. maddesi uyarınca müsaderesine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 12.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.