YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7257
KARAR NO : 2015/13906
KARAR TARİHİ : 28.09.2015
Tebliğname No : 12 – 2013/353835
Mahkemesi : Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 30/09/2013
Numarası : 2013/162 – 2013/309
Davacıların tazminat taleplerinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacılar vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacılar lehine hükmedilecek manevi tazminatın, davacıların sosyal ve ekonomik durumları, üzerlerine atılı suçun niteliği, tutuklanmalarına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldıkları süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar yasal faizi ile birlikte edecekleri parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
2-Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında verilen beraat hükmünün kesinleşmesinden sonra, davacıların tutuklu kaldıkları dönem itibariyle uğradıkları iddia olunan gelir kaybının dayanağı olan ödenmeyen ücret ve aylıklarına ilişkin olarak bağlı bulundukları kuruma yapılacak başvuru yoluyla veya yetkili ve görevli yargı yerlerine konu ile ilgili yasal düzenlemelere uyulmadığı gerekçesi ile başvurulması halinde, iddia olunan ve ispatlanan maddi zararın (hak ve alacakların) hüküm altına alınabileceğinin anlaşılması karşısında, davacılar tarafından maddi tazminat talebine konu edilen kaybın bağlı bulundukları (çalıştıkları) kurum tarafından giderilip giderilmediği veya yargı mercileri önünde dava konusu edilip edilmediğinin araştırılmaması suretiyle, eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
3-29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hakkın asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı ancak ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken ve ilgili davada temyizen incelenebilecek haklardan olduğundan, ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamında ayrıca dava konusu edilemeyeceği belirtilmekle birlikte, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında, beraatine hükmedilen davacıların kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olmaları nedeniyle, beraat hükmünün verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden lehlerine ”2.640” TL maktu vekalet ücretine hükmedildiği gözetilmeden, davacılar…,. ve … için, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ceza dava dosyasına ilişkin vekalet ücreti olarak belirlenen miktarların maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması suretiyle, bu davacılar yararına fazla maddi tazminata hükmedilmesi,
4-Dava dilekçesinde tutuklama tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına rağmen, davacılar lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar için tahliye tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
5-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacılar lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
İsabetsiz olup, davalı ve davacılar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.