Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/7208 E. 2014/26767 K. 26.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7208
KARAR NO : 2014/26767
KARAR TARİHİ : 26.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/304683
Mahkemesi : Çay Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 26/06/2013
Numarası : 2012/483-2013/273
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği,
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 01/07/1992 tarih ve 1368 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı olarak tescilli Afyonkarahisar ili, Sultandağı ilçesi, Dereçine Kasabası Kavaklı Mahallesi mevkiinde 3 dekarlık alanda, kendisine ait traktör ile tambur olarak tabir edilen biçim makinesiyle ticari boyuta varacak şekilde ot keserek doğal sit alanına zarar verdiği iddiasıyla hakkında dava açıldığı, Orman Ve Su İşleri Bakanlığı V. Bölge Müdürlüğü tarafından, sanığa, 1 Temmuz-31 Aralık 2012 tarihleri arasında orakla 1000 bağ hasır sazı kesimi yapabileceğine ilişkin saz kesimi izin belgesi verildiği, anılan belgede makine ile kesim yapılmasının yasak olduğunun belirtildiği, ancak, 14/08/2012 tarihli ve ziraat mühendisi bilirkişinin de imzasının bulunduğu tutanakta, orakla yapılan biçme işleminde kesim yerlerinin parlak, pürüzsüz ve kırılmamış olması gerektiği, yapılan incelemede davaya konu sazların kesim yerlerinin parçalı ve pürüzlü olduğu, kesim işleminin tambur olarak tabir edilen biçim makinesi ile yapıldığının tespit edildiği, bu itibarla atılı suçun sübuta erdiği ancak, bölgenin sit alanı ilan edildiğine dair Kurul kararı ve ilan tutanaklarının dosya kapsamına alınmadığı, sanığın savunmasında davaya konu yerin sit alanı içerisinde kaldığını bilmediğini beyan ettiği anlaşılmakla, mahkemece öncelikle, sit alanına ilişkin Kurul kararının dosyaya celp edilerek, mahallinde usulüne uygun şekilde ilan edilip edilmediğinin araştırılıp, mahallinde ziraat mühendisi bilirkişi marifetiyle keşif icra edilerek, dava konusu müdahale nedeniyle doğal yapının geri dönüşümü mümkün olmaksızın zarara uğradığının tespit edilmesi halinde karar tarihi itibariyle yürürlükte olan 2863 sayılı Kanunun 65/a, zarar tespit edilmemesi durumunda 65/b maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü tesis edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.